23. Hukuk Dairesi 2013/4579 E. , 2013/6126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, asıl davada müvekkilinin, müflisten ....000.000,00 Avro alacağı olduğunu, kesinleşen ... .... ... Müdürlüğü"nün 2008/2532 Esas sayılı takip dosyasının takip tarihi olan ....06.2008 itibariyle bu alacağın ....941.900,00 TL"ye ulaştığını, fer"ileriyle birlikte alacağın toplam ....108.505,59 TL olduğunu, iflas idaresine (... kayıt no ile) yaptıkları başvuru neticesinde alacaklılarının ....789.952,... TL"sinin kabul edildiğini, ....490,87 TL kısmının reddedildiğini, bu durumda ....318.553,31 TL kısmının reddedilmiş olduğunu ileri sürerek, iflas idaresince reddedilen ....490,87 TL"lik kısım dahil ....318.553,31 TL"nin; birleşen davada müvekkilinin, müflis şirketin yönetici olması nedeniyle 2008 yılı Mart - Eylül dönemi huzur hakkı alacağı 205.409,31 Avro için İflas Müdürlüğün"e, 197 kayıt no ile yaptıkları başvurunun reddedildiğini ileri sürerek, 205.409,31 Avro (iflas tarihindeki kur olan ....993,00 TL üzerinden 409.442,32 TL) nun masaya kabul ve kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Müflis davalı şirket iflas idare memuru asıl ve birleşen davaların reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı tarafça ilk olarak iflas masasına yapılan ... nolu başvuruda sadece ....000.000,00 Avro karşılığı ....990.000,00 TL"lik kısım ve huzur hakkı maaş alacağı için taleplerin yapıldığı, alacağın fer"ilerinin talep edilmediği ve ... ... Müdürlüğü"nün 2008/2532 Esas sayılı takip dosyasının bildirilmediği, iflas masasına ... nolu sıra ile yapılan başvuruda, iflas masasından istenmeyen fer"iler yönünden mahkemeye doğrudan doğruya dava açılamayacağı, iflas masasından verilmiş bir red kararı bulunmadığından bu yöndeki davanın reddinin gerektiği, maaş alacağı (huzur hakkı) yönünden ise asıl davada istenen ....490,87 TL ve birleşen davada talep edilen 205.409,31 Avro için alınan bir genel kurul kararı olmadığı gibi, davanın TTK"nın 473 ve 474. maddeleri uyarınca reddi gerektiği gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Asıl ve bileşen dava kayıt ve kabul istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davada ... nolu başvuru ile ....000.000,00 Avro karşılığı sadece ....990.000,00 TL"nin talep edildiği, fer"ilerinin istenmediği ve iflas idaresine yapılan bir başvuru olmaksızın doğrudan dava açılamayacağı gerekçesiyle bu kısma yönelik ret kararı verilmiştir. İİK"nın 236. maddesi uyarınca iflasın kapatılmasına kadar masaya alacak yazdırmak mümkün olduğu gibi, masaya kayıt davası açılması için iflas idaresine başvuru yapılması da bir ön şart değildir. Davacının doğrudan dava açmasında hukuka aykırı bir yön olmadığından mahkemece alacağın mevcudiyeti üzerinde durulmak ve davacı yanca alacağın usulüne uygun delillerle ispatlanması halinde masaya kayıt kararı vermek gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Asıl ve birleşen davada huzur hakkı talebi ise mahkemece, genel kurul kararı olmaması ve 6762 sayılı TTK"nın 473 ve 474. maddeleri gerekçesi gözetilerek reddedilmiştir. Ücret hakkının verilen bir emeğin karşılığı olduğu ve Anayasa"da angaryanın yasaklanmış bulunduğu, esasen genel kurulda kararlaştırılmasa dahi yöneticiye, yaptığı hizmet karşılığı aylık ücretin ödenmesi gerektiği, bir genel kurulda ödemesi kararlaştırılan aylık ücretin sonraki genel kurullarda açıkça kaldırılmadığı ve değiştirilmediği sürece ödenmesi gerektiği, TTK"nın 333. maddesi uyarınca yönetim kurulu üyesine anasözleşmede aksine bir düzenleme olmadıkça anasözleşme ya da genel kurulda kararlaştırılan aylık ücret hakkı ödemesinin yapılması gerektiği gözetilerek, davacının hak ettiği huzur hakkının belirlenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, huzur hakkı konusunda alınan bir genel kurul kararı olmadığı gerekçe yapılarak, bu talebin reddi doğru olmamıştır.
TTK"nın 473. maddesi pay sahiplerine ödenen kâr payı ile ilgili olup, somut olaya uygulanması gereken TTK"nın 474. maddesinde "Şirketin iflası halinde idare meclisi azaları şirket alacaklılarına karşı, iflasın açılmasından önceki son üç yıl içinde kazanç payı veya başka bir nam altında hizmetlerine karşılık olarak aldıkları ve fakat münasip ücreti aşan ve bilanço münasip bir ücret miktarına göre tedbirli bir tarzda tanzim edilmiş olduğu takdirde, ödenmemeleri gereken paraları geri vermekle mükelleftirler. Sebepsiz iktisap hakkındaki hükümler gereğince istirdadı mümkün olmıyan paraların geri verilmesi mükellefiyeti yoktur. Mahkeme, halin bütün icaplarını gözününde bulundurarak takdir hakkını kullanır." hükmü kabul edilmiştir. Bu durumda, mahkemece, davacının münasip ücreti aşan ve bilanço münasip bir ücret miktarına göre tedbirli bir tarzda tanzim edilmiş olduğu takdirde, ödenmemeleri gereken paralar yönünden davanın reddi gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan, huzur hakkının hiçbir zaman masa alacağı olmayacağı anlamına gelecek şekilde sonuca ulaşılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl ve birleşen davada davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.....2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.