20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5454 Karar No: 2020/154 Karar Tarihi: 07.01.2020
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/5454 Esas 2020/154 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 20. Ceza Dairesi tarafından verilen 2017/5454 E. ve 2020/154 K. sayılı karar incelendi. Sanık uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkûm edilmiştir. Ancak, teknik araçlarla izlemeye ilişkin verilmiş bir kararın dosyaya konulmaması ve gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadığının araştırılmaması gibi sebeplerden dolayı hükmün bozulması gerektiği karara bağlanmıştır. Ayrıca, suçun sübutunun tespiti için sanıktan uyuşturucu madde alma - temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacıların kolluk görevlisi olduğunun araştırılması gerektiği belirtilerek, TCK'nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün de değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek sanığın cezasının TCK'nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesinin hatalı olduğu ve Bursa Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'nce suç konusu uyuşturucu maddeden alın
20. Ceza Dairesi 2017/5454 E. , 2020/154 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BURSA 5. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : 1-) Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin verilmiş bir kararın bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise hukuki denetime olanak sağlayacak şekilde aslı veya onaylı örneği getirtilerek bu dosya içine konulması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-) Gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan CMK"nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece bir karar verilmesi gerekir. Suçun sübutunun tespiti için sanıktan uyuşturucu madde alma - temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise "suçu ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama" konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadığının araştırılması, adli kolluk görevlisi ise CMK"nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenilip sonucuna göre karar verilmesi ve sanığın beyanları da dikkate alınarak hakkında TCK"nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan eksik araştırma ile hüküm kurulması, 3-) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 28/04/2015 tarih, 2014/462 esas, 2015/135 karar ve 2014/848 esas, 2015/136 karar sayılı kararlarında da bahsedildiği üzere; gizli soruşturmacı tarafından sanıktan birden fazla kez esrar satın alınmasının, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım-satım" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanığın cezasının TCK"nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, 4-) Bursa Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nce suç konusu uyuşturucu maddeden alınan şahit numunelerin müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 5-) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 07.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.