10. Hukuk Dairesi 2017/4058 E. , 2017/7197 K.
"İçtihat Metni"
Dava, ödeme emirlerinin iptali ve maaş haczinin kaldırılması ile yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.
Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
Dosyanın incelenmesinde, davacının dava dışı kooperatifin 11.02.2007 - 14.04.2012 tarihleri arasında üst düzey yöneticisi olduğu, dava dışı kooperatifin 2007/3-2008/11 dönem ve aralarına ait 56.102,00 TL prim borcuna ilişkin 2005/292 nolu ödeme emrinin davacı adına yeğeni Sultan Göçlü imzasına 11.03.2009 tarihinde tebliğ edildiği, tebligat adresi olarak Kaklık Kasabası Honaz, Denizli adresinin yazıldığı, 30.04.2012 tarihi itibariyle gecikme zammı hesaplanmış maaş haciz bildirisinde ise, 2002/4-2012/3 dönem ve aralarına ilişkin 70.000,00 TL"lik borç olduğunun belirtildiği, diğer taraftan, davacıya 2008/12-2013/5 dönemleri ve arasına ilişkin 2009/23165, 2013/11019, 2013/32554 nolu ödeme emirlerinin de gönderildiği, mahkemece, davanın süresinde açılmamış olduğu, süresinde açılmış olduğu kabul edilse dahi, takip yapılan dönemde davacının üst düzey yönetici olması nedeniyle borçlardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
./..
11.03.2009 tarihinde yapılan ödeme emri tebliğindeki adres ve herhangi bir şerh içermeksizin tebliğ yapılan şahıs dikkate alındığında, 7201 sayılı Tebligat Kanununa aykırı bir tebliğin söz konusu olduğu belirgin olup, işbu davanın süresinde açıldığı kabul edilmelidir. Davanın esası yönünden yapılan incelemede; ödeme emrine konu 2007/3-2008/11 dönemleri ve arasında üst düzey yönetici olan davacının bu dönemlerdeki borçlardan sorumlu olduğu belirgin ise de, haciz yönünden yapılan araştırma yetersizdir. Zira, 2005/292 numara üzerinden yapılan haciz bildirimindeki miktarlar ve dönem aralıkları ile davacıya gönderilen 2005/292 nolu ödeme emrindeki miktar ve rakamlar uyuşmamaktadır. O halde mahkemece, haciz bildirisine dayanak ödeme emirlerinin tebliğ edilip edilmediği, edilmiş ise buna ilişkin evrakların ikmal edilmesi ile kesinleşip kesinleşmedikleri hususlarının araştırılması gerekmekte olup, varsa tebliğ edilmeyenler yönünden kesinleşmede söz konusu olmayacağından, kesinleşmeyen ödeme emirleri miktarınca haczin yersiz olduğunun gözetilmesi gerekmektedir.
Mahkemece belirtilen hususlarda araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.