Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın, tehdit suçunu uzlaşma kapsamında olmayan TCK"nın 86/3. maddesinde düzenlenen yaralama suçuyla birlikte işlediği belirlenerek yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Her iki suç yönünden, sanığın lehe hükümlerin uygulanmasını talep etmesine rağmen, TCK"nın 50. maddesinde düzenlenen seçenek yaptırıma çevirme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacaağının tartışılmaması, 2-Tehdit suçu yönünden, sanığın savunmasında şikayetçinin kendisine yumruk attığını belirtmesi karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre sanık lehine TCK"nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi, 3-Sabıkasının silinme koşulları oluşan sanık hakkında, yeniden suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaat oluştuğundan söz edilerek cezaların ertelenmesine karşın, ""daha önce adli para cezasına ilişkin sabıkalı olduğu, cezaların ertelenmesi nedeniyle şartların oluşmadığı"" biçimindeki yerinde olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.