10. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/1229 Karar No: 2021/5493 Karar Tarihi: 19.04.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/1229 Esas 2021/5493 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/1229 E. , 2021/5493 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, 01.11.2008–10.01.2009 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitini talep etmiş; Mahkemece, kamu tanıklarının davacının çalışmasına ilişkin bilgilerinin bulunmadığı, davacı tanığının ise davacının hangi dönemde çalıştığına ilişkin bilgisinin bulunmadığı, uyuşmazlık konusu döneme ilişkin trafik cezasının olmadığı ve davacının çalışmasını doğrular başkaca tanık ve delil de bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı işverene ait işyerinde hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup, anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. Yargılama sırasında resmi belge veya yazılı delil esas ise de; somut bilgilere dayanması ve inandırıcı olmaları koşuluyla tanık beyanları ile de ispatı mümkündür. İnceleme konusu davada talebin reddine karar verilmiş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler davanın reddine karar vermeye elverişli görünmemektedir. Mahkemece isticvap edilen davalı şirketin yetkili temsilcisinin, davacının çalıştığını iddia ettiği 2008-2009 yıllarında 41 L 2903 plakalı aracı .... ve kendi kardeşi tarafından kullanıldığı yönündeki beyanları karşısında, bozma ilamı doğrultusunda araştırma yapılarak, davalı şirketin yetkili temsilcisinin beyanında adı geçen Murtaza Erdem ve şirket temsilcisi ...’ın kardeşinin tanık olarak beyanı alınmalı, davacının çalıştığını gösterir sair deliller tespit edilip toplanmalı, bu suretle uyuşmazlık konusu dönem bakımından aracı kullanan şoför belirlenerek tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle ortaya çıkacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.