Esas No: 2022/12716
Karar No: 2022/17373
Karar Tarihi: 13.12.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/12716 Esas 2022/17373 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi, nitelikli yağma ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından yargılanan sanıkların temyiz başvurularını incelemiştir. İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddedildiği ve sanıklar müdafiilerinin temyiz istemlerinin reddedildiği belirtilmiştir. Nitelikli yağma suçuna ilişkin temyiz istemleri de incelenmiş, hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanmayan temyiz sebebi bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Ancak yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, \"sanıklardan eşit olarak\" alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Bu nedenle hükümlerin bozularak, yargılama giderlerinin sanıklardan ayrı ayrı olarak tahsiline karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a, 288, 294 ve 301. maddelerine de değinilmiştir.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1- Sanıklar hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Hükmolunan cezaların miktar ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanıklar müdafiilerinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek temyiz sebebinin var olduğu belirlenmek suretiyle yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdiri ile Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararına göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, "sanıklardan eşit olarak" alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “Yargılama giderlerinin sanıklardan eşit olarak tahsiline” ilişkin kısım çıkartılarak “Yargılama giderlerinin sanıklardan ayrı ayrı olarak tahsiline” tümcesi eklenmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın mahkemesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 13.12.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.