Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/3725 Esas 2016/1380 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/2,53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde düzenlenen kaza tespit tutanağı ve Cumhuriyet savcısı tarafından olay yerine gidilerek düzenlenen, keşif ve olay yeri inceleme tutanağına göre, sanığın idaresindeki çimento yüklü yarı römorklu tır ile meskun mahal dışında, gece vakti aydınlatma bulunmayan, yol çalışması nedeni ile trafiğin iki yönlü verildiği, 7 metre genişliğindeki yolda seyrederken, karşı yönden gelen ölen sürücünün kullandığı tır ile ölenin şeridinde çarpıştığı, çarpmanın etkisi ile ölenin kullandığı tırın, karşı şeride geçerek, sanığın arkasından gelmekte olan kamyona çarptığı, sanığın aracının, sol yan çekici kısmı, sol ön kapı cam kısmı, tampon ve akaryakıt depo kısımlarında hasar olduğu ve sol ön tekerin patlamış olduğunun tespit edilmesi karşısında; sanığın şerit ihlali yaptığı ve tam kusurlu olduğu görüşünü içeren Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin raporu dosya içeriğine uygun görüldüğünden, keşif yapılmadan ve deliller tam olarak toplanmadan eksik inceleme ile karar verildiği gerekçesi ile bozma öneren tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kendisini vekil ile temsil ettiren müşteki ... vekilinin yargılama sırasında açıkça katılma talebi olmadığı gibi haklarında katılma kararı da verilmemesine rağmen şikayetçi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 4-a bendinin hükümden çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.