Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2014/26350 Esas 2015/3149 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığın üvey kızı olan küçük mağdura karşı eylemi ile ilgili olarak dosyada müşteki sıfatıyla yer alan, küçük mağdurun velayet hakkına haiz annesi aynı zamanda sanığın da resmi nihaklı eşi olan ..."a gerekçeli kararın tebliğ edilmiş olması, her ne kadar sanığın tebliğden itibaren 7 günlük temyiz süresi geçtikten sonra kararı temyiz ettiği anlaşılmış ise de; dosya kapsamında menfaat çatışması bulunan sanığın eşine tebliğ yapılmış olması nedeniyle, sanığın temyizi süresinde kabul edilerek yapılan incelemede,
Sanığın kasten yaralamaya teşebbüs eylemini hem kendisini beden ve ruh sağlığı bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan küçük yaştaki üvey kızına karşı, hem de silahtan sayılan bardakla işlemiş olması nedeniyle, TCK"nin 86/3-(b) ve 86/3-(e) maddeleri uyarınca iki nitelikli halin birlikte bulunması karşısında, temel cezanın tayininde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi ve yine sanığın Sivas 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/04/2011 tarih ve 2011/946 Esas, 2011/213 Karar sayılı erteli ilamının tekerrüre esas olduğu ve TCK"nin 58. maddesine göre cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yalnızca mahkemesine ihbarda bulunması ile yetinilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 29.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.