Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/26083
Karar No: 2014/13306
Karar Tarihi: 03.07.2014

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/26083 Esas 2014/13306 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezası ve hak yoksunluğu kararı vermiştir. Kararda, aramanın ne olduğu ve hangi durumlarda yapılabileceği, polisin durdurma ve genel kontrol yetkisi olduğu belirtilmiştir. Sanığın sahte sürücü belgesi ele geçirilmesinin polisin yetkisi dahilinde olduğu, sanığın itiraz etmediği ve rızasının bulunduğu için el koymanın onaylanmasına gerek olmadığı ifade edilmiştir. Suçun sübutu kabul edilmiş, cezayı azaltıcı sebepler takdir kılınmış ve hüküm isabetli bulunmuştur.
Kanun maddeleri: TCK 203/1, 62/1, 53, 58, 5237; CMK 119; PVSK 4A.
11. Ceza Dairesi         2012/26083 E.  ,  2014/13306 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : TCK.nun 203/1, 62/1, 53. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası- hak yoksunluğu

    Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında TCK"nun 58. maddesinin uygulanmaması isabetsizliği karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, "resmi belgede sahtecilik" suçunun maddesinin 5237 sayılı TCK"nun 204/1. olarak gösterilmesi gerekirken 203/1. olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
    Ceza muhakemesinin gayesine erişmesi maksadı ile saklanan failin ya da delillerin elde edilmesi için bir kimsenin meskeninde, etrafı çevrili sair mahallerinde, üzerinde ve eşyasında yapılan araştırma işlemine arama denilmektedir. 5271 sayılı CMK"nun 119. maddesine göre; Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlileri arama yapabilirler. Ancak konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Savcısının yazılı emri ile yapılabilir. Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına derhal bildirilir. 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanununun 4A maddesinde ise, polisin, kişileri ve araçları bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek, suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak, işlenen suç veya kabahatlerin faillerinin kimliklerini tespit etmek, hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmek, kişilerin hayatı, vücut bütünlüğü veya mal varlığı bakımından ya da topluma yönelik mevcut veya muhtemel bir tehlikeyi önlemek amacıyla durdurabileceği, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı halinde, kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek amacına yönelik gerekli tedbirleri alabileceği, ancak bu amaçla kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılmasını veya aracın, dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılmasını isteyemeyeceğine dair düzenlemenin yer aldığı, polisin PVSK"nun 4/A maddesindeki yetkisinin arama değil, durdurma ve genel kontrol olarak nitelendirilmesi gerektiği, somut olayda kavga olduğu ihbarıyla olay yerine giden kolluk görevlilerince sanığın aracının dışarıdan bakıldığında görünen açık kısımlarında yapılan kontrol sırasında arka sol koltuk önündeki paspasın üzerinde sürücü belgesinin elde edildiği, anılan şekilde sürücü belgesinin ele geçirilmesinin polisin yetkisi dahilinde olduğu, sanığın araçta yapılan kontrole ve sürücü belgesinin alıkonulmasına itiraz etmediği, sanığın kullandığını ikrar ettiği sahte sürücü belgesinin muhafaza altına alınmasında sanığın rızasının bulunması nedeniyle el koyma veya el koymanın onaylanması kararlarına gerek olmadığı anlaşılmakla tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde eleştiriler dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın, suç kastının bulunmadığına ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 03.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi