21. Ceza Dairesi 2016/9339 E. , 2016/6369 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığın yokluğunda verilen kararın, MERNİS kayıt sistemindeki adresine 15.01.2013 tarihinde 7201 sayılı Kanunun 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edilmiş ise de, sanığın savunmasında beyan ettiği en son adresin kapı numarasının 205/A olarak beyan etmesine rağmen, mernis kayıt sistemindeki adresinin kapı numarası olarak 205/2 olarak yazılması ve karar tebliğinin buna göre yapılması nedeniyle yapılan bu tebliğ işleminin usule aykırı olduğu ve sanığa sonradan 24/01/2013 tarihinde mahkeme kaleminde yapılan karar tebliğinin usule uygun olup bu kapsamda sanık müdafinin temyiz talebinin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
1-Sanığın, borçlusu müşteki ..., alacaklısı yetkilisi olduğu şirket olan 30.10.2010, 30.11.2010, 30.12.2010 vade tarihli, düzenleme tarihi bulunmayan suça konu 3 adet senedi sahte bir şekilde düzenleyip kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, müşteki ..."in 2007 yılı içerisinde kendisinden kombi aldığını, alacağına karşılık müştekinin kiracısı ile senet düzenlediklerini ancak suça konu senetlerin o senetler olmadığını, söz konusu senetleri kendisinin düzenlemediğini, üzerindeki yazı ve imzaların eli ürünü olmadığını, yapmış olduğu araştırma sonucu bu senetlerin yanında montaj elemanı olarak çalışan Armağan Özdemir isimli şahıs tarafından düzenlenip iş yeri kaşesi kullanılarak bir adet kombi karşılığında ..... Ltd. isimli şirkete cirolandığını tespit ettiğini beyan etmesi, 21.07.2011 tarihli bilirkişi raporunda senetlerin arka yüzlerinde basılı bulunan "......." içerikli kaşe izleri üzerinde ....adına atılı bulunan ciranta imzalarının ... elinden çıkmayıp adı geçenin hakiki imzalarının model alınması suretiyle adına sahte olarak atılmış imzalar olduklarının değerlendirilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, ..... isimli şahsın tanıklıktan çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenilmesi, yazı ve imza örnekleri alınarak suça konu senetlerdeki yazı, rakam ve imzaların onun eli ürünü olup olmadığının tespit edilmesi, ..... Ltd. Şti. "nin yasal temsilcisi dinlenilerek senetlerin hangi hukuki ilişki sonucu, kimden ve nasıl alındığı sorulup senet bedellerinin ödenip ödenmediği, ödenmişse hangi aşamada ödendiğinin belirlenmesi, senetler üzerindeki yazı ve rakamların sanığın eli ürünü olup olmadığı da usulünce araştırıldıktan sonra toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-Kabule göre de;
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu"nun 14.12.1992 tarih ve 1/5 ve Ceza Genel Kurulu"nun 24.03.1998 gün ve 51/106 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanununda öngörülen bütün unsurları taşıması gerekir. Yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacaktır. Türk Ticaret Kanununun 688/6 ve 689/4. (suç ve karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK"nun 776 ve 777.) maddeleri uyarınca bonoda tanzim tarihinin yazılı bulunması zorunludur. Suça konu senetlerde tanzim tarihinin bulunmadığının anlaşılması karşısında, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 02.10.1996 gün 12/590-650 sayılı kararında açıklandığı üzere kambiyo senedi vasfı bulunmaması nedeniyle sanığın eyleminin özel belgede sahtecilik suçuna uygun bulunduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
Yasaya aykırı,
3-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Yasa ile değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.10.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.