10. Ceza Dairesi 2014/3371 E. , 2014/5371 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma: ... ve ... hakkında
b) Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma: ..., ... , ..., ... ve ... hakkında
c) Örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma: ..., ... ,..., ..., ... , ... ve ... hakkında
d) Uyuşturucu madde ticareti yapma: ..., ... ve ... hakkında
Hükümler : 1) Beraat: Sıdık hakkında, her iki suçtan
2) Mahkûmiyet:
a) ..., ... , ..., ..., ... ....ve ... hakkında hakkında, her iki suçtan
b) ..., ... ve ... hakkında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesi:
06.11.2012 tarihinde sanığın yüzüne karşı tefhim edilen hükmün, süresinden sonra 15.11.2012 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, sanığın temyiz isteğinin CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE; oybirliğiyle,
B) Sanık ... hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma"; sanıklar ..., ... ve ... hakkında "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar ... ve ... müdafii ile sanıklar ..., ... yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA; Başkan Vekili ... ve Üye ..."ün karşı oyu ve oyçokluğuyla,
C) Sanıklar ..., ... , ... ve ... hakkında "örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar ... ve ..."in müdafii ile sanıklar ... ve ... yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA; Başkan Vekili ... ve Üye ..."ün karşı oyu ve oyçokluğuyla,
D) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA; oybirliğiyle,
E) Sanık ... hakkındaki "beraat hükümlerinin avukatlık ücreti yönünden" incelenmesi:
1136 sayılı Kanun’un 168. maddesi ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasının yargılama giderlerine ilişkin bölümünden sonra gelmek üzere; “Sanık ..."ın kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 2.640 TL avukatlık ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine” cümlesinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA; oybirliğiyle,
F) Sanıklar ... ve ... hakkında "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma" ve "örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma" suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Tüm aşamalarda suçla ilgilerinin bulunmadığını söyleyen sanıklar hakkında telefon konuşmaları dışında delil bulunmadığı, telefon konuşmalarında geçen maddelerin ele geçmemesi nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği, telefon konuşmalarının somut olay ve olgularla örtüşmediği, bu nedenle sanıkların diğer sanıklar tarafından oluşturulan örgüte üye olduklarına ve onların suçuna iştirak ettiklerine ilişkin kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıklar hakkında her iki suçtan beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar ... . ve..."nin müdafii ile sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA; oybirliğiyle,
G) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
1- Olayla ilgili belge asıllarının bulunduğu ve diğer sanık ... hakkında Kadıköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi"ne açılan 2009/9 esas sayılı dava dosyasının getirtilerek, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyasının delil olarak bu dosya içine konması, dava derdest ise olayla ilgili tutanaklar ve ifadeler ile ekspertiz raporunun onaylı örneklerinin alınması, hükme etkisi olan belgeler okunarak sanıktan diyeceklerinin sorulması,
2- Gerektiğinde ..."in sanıkla yüzleştirilerek yeniden dinlenmesi,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA; oybirliğiyle,
10.07.2014 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
(Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında
5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; en az üç kişinin devamlı olarak suç işlemek amacı etrafında fiilen birleşmesi, bu kişiler arasında gevşek veya sıkı şekilde hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, yapılanmanın niteliği ile üye sayısı ve araçların amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması, işlenmesi öngörülen suçların konu ve mağdur yönünden somutlaştırılmasının mümkün bulunması, hiyerarşik ilişkiden dolayı oluşumun mensupları üzerinde hakimiyet kuran (korku oluşturan) bir güç kaynağı niteliğini taşıması gerekir.
Örgütün varlığı için suç işlemek amacı etrafında soyut değil fiilî birleşme gereklidir. Örgüt, niteliği itibarıyla devamlılık arz eder. Örgüt yapılanmasında, işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur yönünden somutlaştırılması mümkündür, ancak zorunlu değildir.
Suç işlemek için örgüt kurma, bir somut tehlike suçudur. Bu tür bir örgüt, toplum düzeni ile kamu güvenliği ve barışını tehlikeye sokar. Kamu güvenliği ve barışının bozulması ise, bireylerin güvenli ve barış içinde yaşama haklarını zedeler.
Kişilerin belli bir suçu işlemek için bir araya gelmesi hâlinde, örgüt değil, iştirak ilişkisi mevcuttur. İştirak durumunda suç ortaklarının, işlemeyi amaçladıkları suçu konu ve mağdur bakımından somutlaştırmaları gereklidir.
Belirtilen unsurları taşımayan basit oluşumlar örgüt olarak kabul edilemez.
Somut olayda, sanıklar arasında yakın akrabalık ilişkisi dışında, hiyerarşik ilişki bulunduğunu, yapılanmanın mensupları arasında hâkimiyet ve korku oluşturacak boyutta bir güç kaynağı oluşturduğunu ve kanunun amaçladığı ölçüde toplum düzeni ile kamu güvenliği ve barışını tehlikeye soktuğunu kabule elverişli delil mevcut değildir. Sanıklar arasında sadece iştirak ilişkisi bulunmaktadır.
Açıklanan durumlara göre;
a) Unsurlarının oluşmadığı dikkate alınmadan, Sanık ... hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", diğer sanıklar hakkında "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma" suçundan beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
b) Sanıkların "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçunu, "suç işlemek için kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediklerinin sabit olmadığı" gözetilmeden, cezalarının TCK"nın 188. maddesinin beşinci fıkrası gereğince artırılması
Yasaya aykırıdır.
Sanıklar hakkındaki hükümlerin "bozulması" gerektiği kanısını taşıdığımızdan, çoğunluğun "onama" görüşüne katılmıyoruz. 10.07.2014