Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/462 Esas 2019/14649 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/462
Karar No: 2019/14649
Karar Tarihi: 24.09.2019

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/462 Esas 2019/14649 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2019/462 E.  ,  2019/14649 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    K A R A R –
    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.Dosyadaki delil ve belgelere göre davacı idare vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1)Bozma öncesi kapitalizasyon faizi % 5 oranında kabulü ile dava konusu taşınmazın m² değeri 9,433 TL olarak belirlendiği ve bu hususun bozma konusu yapılmadığı gözetildiğinde, davacı idare lehine bu hususta oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilmek suretiyle bozma sonrası hükme esas alınan ikinci bilirkişi kurulu ek raporunda kapitalizasyon faizi % 4 oranında uygulanmak suretiyle fazla bedel tespit edilmesi, 2)İlk karar bir kısım davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olup, ilk kararda tespit edilen kamulaştrma bedeli, kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşmiştir.Bu durumda ilk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşen bedel davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan bozmadan sonra sadece ilk kararı temyiz eden davalıların payı hesaplanarak bu miktarın bloke ettirilip adı geçenlere ödenmesine yönelik hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, bozmadan sonra tespit edilen bedel üzerinden tüm davalıların payını kapsar şekilde bedel depo ettirilerek hüküm kurulması,Doğru görülmemiştir.
    Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.