11. Hukuk Dairesi 2015/12159 E. , 2016/9518 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 15/06/2015 tarih ve 2014/1334-2015/493 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı banka ve fer"i müdahiller vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkilleri tarafından davalı bankaya yatırılan 4.836,00 TL"nin banka personelinin yönlendirmesi ile off shore hesabına havale edildiğini, banka yöneticileri hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, off shore bankasının paravan olduğunu ileri sürerek, 4.836,00 TL"nin davalı bankadan tahsilini talep etmiştir.
Davalı banka ve fer"i müdahiller vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece tüm dosya kapsamı nazara alınarak, davacının davasının kabulü ile 4.836,00 TL"nin 14/12/1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 2/2. maddesi uyarınca faiz yürütülmek suretiyle, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı banka ve feri müdahiller vekilleri temyiz etmiştir.
1-Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararı temyiz eden fer"i müdahil ..."ın dilekçesi temyiz defterine kaydedilmediği gibi, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içinde rastlanmamıştır. Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK 434"üncü maddesinde açıklanmış olup, buna göre temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Bu itibarla, fer"i müdahil ... vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava, off shore hesaba yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkindir.
Dava tarihi olan 28.10.2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanun"un 73/1. maddesinde de; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır. Buna göre, mahkemece, tüketici konumundaki davacı tarafından açılan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın esası hakkında kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, fer"i müdahil ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın resen BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.