MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.10.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve ihar olunan Belediye vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı 2981 sayılı İmar Affı Kanunu uyarınca davalının mirasbırakanı ...’e tapu tahsis belgesi ile verilen taşınmazı ondan satın aldığını, davalının mirasbırakanına ait hakkın kendisine devredildiğini tespitini talep etmiştir.
Davalı davacının tahsis belgesine konu yerde kiracı olarak bulunduğunu, murisinin davacının oğluna verdiği vekaletnamenin satışı kanıtlayamayacağını, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece dava kabul edilmiş, 1 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tapuya tesciline esas alınacak tapu tahsis belgesindeki hakların davacıya geçtiğinin tespitine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ile davanın ihbar edildiği Gaziosmanpaşa Belediyesi temyiz etmiştir.
Uygulamada kısaca “İmar Affı Kanunu” olarak bilinen İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 Sayılı İmar Kanunu’nun bir maddesinin Değiştirilmesi Hakkındaki 2981 sayılı Kanunun 10. maddesi (a) bendi uyarınca; Hazineye, Belediyeye, İl Özel İdaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa ve araziler üzerinde gecekondu sahiplerince yapılmış yapılar 12. madde hükmüne göre tespit edildikten sonra kayıt maliki kamu kuruluşunca bu yer hak sahiplerine tahsis edilir ve tahsisin yapıldığı tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgilisine “tapu tahsis belgesi” verilir. Kural olarak yasada sözü edilen “hak sahibini belirleme yetkisi” idareye aittir.
Somut olayda, tapu tahsis belgesi vermeye yetkili Gaziosmanpaşa Belediyesinin 31.07.2007 tarihli encümen kararında davalının mirasbırakanı ... ...’nın hak sahibi olarak belirlendiği ve taşınmazın bu kişiye satışına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2981 sayılı Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesine göre tapu tahsis belgesi sahibinin (hak sahibinin) tahsisi henüz yapılmamış gecekondu sebebi ile hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi olanaklıdır. Ancak, temlik edilecek kişinin 2981 sayılı Kanunun 13. maddesindeki nitelikleri taşıması gerekir.
Hak sahibinin yapacağı temlik işlemi bir şekle bağlı olmamakla birlikte temlikin varlığının inkarı halinde bu işlemin HUMK’nun 288. maddesi gereğince yazılı olarak (senetle) ispat olunması gerekir. Davalı temlik işleminin varlığını kabul etmediğinden yazılı delile dayanmayan davacının davasının reddi yerine yazılı temlik sözleşmesi varmış gibi istemin hüküm altına alınması doğru değildir.
Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın iadesine, 14.04.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.