1. Hukuk Dairesi 2021/335 E. , 2021/854 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TENKİS
Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın davalılar ... ve ... yönünden reddine, davacılar ..., ... mirasçıları ..., ..., ..., ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davalılar ... ve ... hakkındaki davanın davacılar ..., ... ve ... yönünden kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalılar ... ve ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tenkis isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakan İsmail Aydın’ın, 19 ada 141 parsel sayılı taşınmazda bulunan dört adet bağımsız bölümü 10.03.1988 tarihinde, 718 parsel sayılı taşınmazın ½ payı ile 719 ve 722 parsel sayılı taşınmazların tamamını 08.09.1988 tarihinde davalı oğlu ...’ye, 19 ada 141 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 no’lu dükkanı 04.01.1990 tarihinde birlikte yaşadığı davalı ...’ye kayıtsız şartsız bağış yoluyla temlik ettiğini, 709 parsel sayılı taşınmazı 25.01.1993 tarihinde davalı ...’ye, 933 parsel sayılı taşınmazı 25.01.1993 tarihinde davalı ...’ye satış yoluyla temlik ettiğini, 744 ve 761 parsel sayılı taşınmazları davalı ...’nin kızı ve davalı ...’nin de eşi olan davalı ...’a 27.12.1993 tarihinde ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle temlik ettiğini, 19 ada 141 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2 ve 6 no’lu bağımsız bölümleri 16.06.1993 tarihinde davalı ...’e muvazaalı olarak satış yoluyla temlik ettiğini ileri sürerek saklı paylarının aynen, olmadığı taktirde mirasbırakanın ölüm tarihi olan 14.01.1994 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte para olarak tenkisini istemişler; davacılardan Hatice’nin yargılamanın seyri sırasında ölümü üzerine mirasçıları ...,..,... ve ...ile davacılardan ...bilahare davadan feragat etmişlerdir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın davalı ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne dair verilen kararın davalılar ...,... ve ... tarafından temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 06.12.2005 tarih 2005/19483 Esas 2005/17034 Karar sayılı kararı ile “...davacılardan ....,...ve ...’in 1993 yılında noterde verdikleri taahhütnamelerin mirastan feragat sözleşmesi niteliği taşımayıp, hukuken geçersiz olduğu, doğmamış haktan feragat edilemeyeceği gerekçesiyle davalıların bu belgelere yönelik temyiz itirazlarının reddine. 733 parsel sayılı taşınmazın 4384/30920 payı mirasbırakan tarafından davalı gelini Türkan’a bağışlanmış ise de bu temlikin saklı payı zedeleme kastıyla yapıldığı kanıtlanmadığı halde tereke aktifine ilavesinin doğru olmadığı, mirasbırakanın davalı gelini Türkan’a ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile temlik ettiği dava konusu 744 ve 761 parsel sayılı taşınmazların temlikinin saklı payı ihlal kastıyla yapıldığı kanıtlanmadığından tenkise tabi tutulmasının doğru olmadığı, dava konusu 19 ada 141 parsel sayılı "arsa" üzerindeki binanın 3, 4, 5 ve 7 nolu
bağımsız bölümlerinin ve bu bölümlerin kat irtifakına ayrılan toplam 348/580 arsa payının, davalı ..."ye devrine ilişkin 10.03.1988 tarihli 1392 yevmiye numaralı resmi senette; bu parsel üzerindeki binanın tamamının Rahmi tarafından kendi emeği ve parasıyla inşa edilmiş olduğundan bahisle davalı ..."ye kayıtsız koşulsuz hibe edildiğinin belirtildiği, dosyaya sunulan yapı ruhsatnamesi ve yapı malzemelerine ilişkin faturalar ve tanık beyanları da 141 parsel sayılı arsanın mülkiyeti murise ait olmakla birlikte üzerindeki dört daireli iki iş yeri olan kargir binanın davalı ... tarafından yaptırıldığını doğruladığı, mirasbırakanın, temlike ilişkin resmi akitte binanın Rahmi tarafından yaptırıldığını belirtmesi ve bağışı bu nedenle gerçekleştirdiğini açıklamasının iadeyi istemediği yönündeki iradesinin açık kanıtı olduğu, bu bakımdan 3, 4, 5 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin temlikinin saklı pay kurallarını zedeleme kastıyla yapıldığı yönünde başkaca delil bulunmadığına göre, bu temliklerin tenkise tabi tutulmasının doğru olmadığı, TKM 512. maddesine göre tenkiste tertibe de riayet edilmediği” gerekçeleriyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen kararın davacılar ile davalı ... tarafından temyizi üzerine Dairece, “... özellikle hükmüne uyulan Yargıtay 2. HD’nin 06.02.2005 tarih 2005/19483 esas 2005/17034 karar sayılı bozma ilamında değinildiği şekilde tenkis hesabının yapıldığı görülmektedir. Ne var ki; bozma kararından sonra hükme esas alınan bilirkişi raporunda mirasbırakanın terekesi belirlenirken muris adına kayıtlı olan 934 parsel sayılı taşınmaz hesaba dahil edilmemiştir. Hal böyle olunca, hükmüne uyulan bozma ilamında değinildiği şekilde mirasbırakana ait terekenin usulüne uygun olarak eksiksiz belirlenmesi, tenkis hesabının yapılması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın davalılar... ve ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen kararın davalılar tarafından temyizi üzerine Dairece, “ ... Hal böyle olunca, davaya konu 141 parseldeki 3, 4, 5 ve 7 numaralı bağımsız bölümler ve arsa payları dahil edilmeden tenkis hesabının yapılması ve oluşacak duruma göre hüküm kurulması gerekirken, kazanılmış hak kuralı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacılar ... ile ...mirasçıları...,..,... ve ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davalılar ..ve ...hakkındaki davanın kabulü ile davacılar ..., ...ve ... için hesaplanan tenkis bedellerinin ödenmesine, davalılar Türkan ve İrfan hakkındaki davanın reddine karar verilmiş; karar davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillere göre, özellikle hükmüne uyulan bozma kararlarında değinildiği şekilde tenkis incelemesinin yapıldığı görülmektedir.
Ne var ki; bozma kararından sonra hükme esas alınan bilirkişi raporunda, mirasbırakan tarafından dava dışı kızı ...’ye 25.03.1993 tarihinde satış yoluyla temlik edilen ve dava konusu olmayan 932 parsel sayılı taşınmazın kazandırılan tereke arasında tenkis hesabına dahil edilmesi doğru olmadığı gibi; 718 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan tarafından 18.12.1995 tarihinde satış yoluyla dava dışı 3. kişiye temlik edilen ½ payının kazandırma dışı tereke arasında tenkis hesabına dahil edilmesi de doğru değildir.
Öte yandan; saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik ) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Eldeki davada, dosya içerisinde yer alan 13.05.1987 tarihli resmi senette 177 parsel sayılı taşınmazın taksim suretiyle mirasbırakana isabet ettiği görülmektedir. Bu taşınmazın tedavülünü gösterir şekilde tapu kayıtları getirtilip incelenerek mirasbırakan adına kayıtlı olup olmadığının, kazandırılan ya da temlik dışı tereke içerisinde yer alıp almadığının açıklığa kavuşturulması, hasıl olacak sonuca göre tenkis incelemesinde nazara alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerekirken, bu hususun göz ardı edilmesi de doğru olmamıştır.
Davalılar ... ve ... vekilinin değinilen yönlerden yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.