19. Hukuk Dairesi 2013/5674 E. , 2014/2747 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. ... ile davacı ... ve davalı vek.Av. ..."un gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı asil ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ... Konfeksiyon -..."in davalı bankadan 23.02.2005 tarihinde kullanmış olduğu 7 adet krediden sadece 150.000 TL. meblağlı 1 adet kredi sözleşmesine kefil olduğunu, davalı bankaya yazılan yazılara rağmen bildirilmeyen tehdit ile imzalatılan ödeme planına konu 7 adet sözleşme ve diğer belgeler incelendiğinde kredi asıl borçlusu ile davalı banka arasında bir tecdit anlaşmasının bulunduğunu, banka uygulamalarında mevcut bir kredi borcu kapatılmadan 6 adet kredi de açılıp kullandırılmasının karşılaşılır bir durum olmadığını, davalı bankanın BK"nın 30. maddesi uyarınca tehdit ve korkutma ile imzalattığı bu sözleşmelere ait ödeme planının müvekkili açısından bağlayıcılığının bulunmadığını, davalının müvekkilinin içinde bulunduğu maddi ve manevi müzayaka halinden faydalanarak fahiş menfaat temin ettiğini, bu durumda ödeme planının BK"nın 30/2. maddesi uyarınca geçersiz olduğunu ileri sürerek tehdit ve korkutma ile müvekkilinin müzayaka halinden istifade edilerek imzalatılan ödeme planının iptaline, ödeme planında belirtilen kredilerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, %40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 10.000 TL. alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıya tehditle ödeme planı imzalatıldığı iddiasının doğru olmadığını, davacının kendi el yazısı ile yazmış olduğu 14.03.2008 tarihli dilekçesinde dava dışı asıl borçlunun tüm borçlarının tasfiyesine yönelik plan sunduğunu, müvekkili bankaca 29.04.2008 tarihli yazı ile bu teklifin kabul edildiğinin bu yazıya ödeme planı da derc edilerek davacıya bildirildiğini, davacının bu yazıyı kabul ve teslim aldığını imzası ile onayladığını, bu suretle BK"nın 1. maddesi uyarınca davacının icabı üzerine müvekkili banka ile borcun ödenmesine ilişkin akdin kurulduğunu ve akdin kurulması aşamasında BK"nın 30. maddesi anlamında tehdit veya korkutma bulunmadığını, kaldı ki bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığını ileri sürerek davanın reddi ile %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının dava dışı ... Konfeksiyon-..."in davalı banka ile yapmış bulunduğu 23/02/2005 tarihli 375.000-TL bedelli sözleşmenin 375.000-TL üzerinden kefili olduğu ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi "nin 2009/31E.-2009/328 K. Sayılı kararı ile kesinleşmesine rağmen, davacının 14/03/2008 tarihli davalı bankaya hitaben yazılan dilekçe ile, dava dışı ... Konfeksiyon-... ve ... Giyim Marketin bankaya olan borçlarının tasfiyesine yönelik olarak borçların tamamını ödeyeceğini kabul etmesi üzerine banka tarafından ödeme planına göre, 730.546,15-TL."nin ödenmesi gerektiği davacıya bildirilerek, davacı tarafından bir kısım ödemelerin yapıldığı, somut olayda tanık anlatımlarından anlaşıldığı şekilde davalı banka tarafından yapılmış her hangi bir ikrahın mevcut olmadığı anlaşıldığı gibi, davalı banka tarafından davacı tarafa bildirilen 29/04/2008 tarihli ve 2003 nolu ödeme planında belirtilen 730.546,15-TL borcu davacının üstlendiği, ... 1. AHM.nin 2009/31E.-2009/328K. Sayılı dava dosyasında açılan dava dilekçesinden de, açıkça anlaşıldığından, davacının 29/04/2008 tarihli ödeme planının iptali ve borçlu olmadığının tespiti talebinin yerinde olmadığından bu taleplerinin reddine ve davacının bankaya yapmış olduğu fazla bir ödemenin de bulunmaması nedeni ile istirdat talebinin reddine, yasal şartlar bulunmadığından, davalı banka yararına icra inkar tazminatı tayinine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.100 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 12.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.