Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/25716
Karar No: 2016/1121

Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/25716 Esas 2016/1121 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/25716 E.  ,  2016/1121 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Sanıklar ... ..., ... ..., ... ..., ... ... ve ... ..."in hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümler ile sanık ... ..."in konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
Sanık ....... hakkında, Asliye Ceza Mahkemesinin 13.11.2013 gün 2013/37 Esas, 2013/169 sayılı kararla verilen “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin karar ve sanık ... .. hakkında, Ceza Mahkemesi"nin 12.02.2014 gün 2013/299 Esas, 2014/49 sayılı kararla verilen “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin karar için 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca, mahal mahkemesince ilgili mahkemelerine ihbarda bulunulması mümkün görülmüştür.
Sanık ... ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6-7. maddesi uygulamasına esas alınan Asliye Ceza Mahkemesi"nin 26.03.2013 gün, 2011/459 Esas ve 2013/444 Karar sayılı ilamında birden fazla suçtan verilen cezaların olduğu anlaşılmakla, ağır olan cezanın infaz aşamasında dikkate alınması olanaklı kabul edilmiştir.
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve sanıklar ... ..., .... ..., ... ..."un hırsızlık suçu yönünden duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunmaları doğrultusunda yapılan incelemede:
Sanıklara yükletilen dava konusu eylemlerin yasada öngörülen suç tiplerine uygun olarak nitelendirildiği,
İddiaya, savunmalara ve toplanıp karar yerinde gösterilen yeterli kanıtlara göre belirtilen suçların sanıklar tarafından işlendiği,
Soruşturma aşamalarında ileri sürülen iddia, itiraz ve savunmaların incelenip tartışıldığı ve kanıtlara uygun olarak değerlendirildiği,
Yasal ve takdiri arttırıcı ve indirici nedenlerin gözetildiği,
Duruşma sonunda oluşan vicdani kanı ve uygulama maddeleri uyarınca cezaların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-22/12/2014 tarihinde gerçekleşen hırsızlığa teşebbüs ve konut dokunulmazlığını ihlali suçuna ilişkin olarak, sanıklar ... ... ve ... ..."in bu olay açısından diğer sanıklar ile suçun işlenmesinden önce ve suç tarihinde herhangi bir görüşme kaydının bulunmadığı, dosyada mevcut tape kayıtlarına göre sanık ... ... ile sanık ... ... arasındaki ilk görüşmenin olaydan yaklaşık bir gün sonra 23/12/2014 saat 20.15.24"de gerçekleştiği, sanık ... ..."un sanık ... ... ile ilk görüşmesinin ise yine olaydan bir gün sonra 23/12/2014 saat 21.10.39"da gerçekleştiği, olaydan sonraki bu görüşmelerin de içerik olarak 22/12/2014 tarihli olaya ilişkin olduğuna dair bir veri bulunmayıp, görüşmelerin gerçekleştirilmesi planlanan başka olay veya olaylara ilişkin olabileceği, sanıkların suçlamayı ısrarlı şekilde inkar ettikleri, sanık .... telefonunun kapalı olması nedeniyle baz istasyonu bilgilerinin olmadığı, sanık ... ..."in ise suç tarihinde baz istasyonu bilgisine göre olay yerine yakın olduğu ancak bu durumun tek başına olayın gerçekleştiğinin kanıtı da sayılamayacağının anlaşılması karşısında, sanıklar ... ... ve... ..."in 22/12/2014 tarihinde gerçekleşen hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlali suçlarını işledikleri yönünde sanıkların savunmalarının aksini ispat edecek şekilde yüklenen suçlardan mahkumiyetlerini gerektirir her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince aynı mağdura karşı işledikleri sabit olan 26/12/2014 tarihinde işlenen hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları açısından 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2-26/12/2014 tarihinde gerçekleşen olaya ilişkin olarak, hükmü temyize konu olmayan sanıklar ... ... ve ... ..."in tamamlanmış bu suç yönünden sanıklar ......, ... ..., ... ...., ... ... ve ... ..."i koyunları kendilerine teslim eden kişiler olarak teşhis ettikleri, ancak sanık ... ..."in olaya katılımına ilişkin bir beyanlarının bulunmadığı, baz istasyonu bilgilerine göre sanık ... ..."in olay yerinde değil yakınında olduğu, sanığın suçlamaları kabul etmediği, sanık ... ..."in suçun işlendiği gece diğer sanıklarla bir görüşme kaydının bulunmadığı, bu olaya ilişkin olarak sanıklardan yalnızca.... ... ile olayın bir ve iki gün öncesine ilişkin olarak iki adet görüşmesinin bulunduğu, bu görüşmelerden ilki olan 24/12/2014 günü saat 23.13.17"de gerçekleşen görüşmenin, sanık... ..."un olayda kullanılan aracın sürücüsü ile yaptığı görüşmenin sonrasına denk geldiği, sanık ... ..."un sanık ... ..."e arabacının geldiğini söylediği ve bu suretle bu adı geçen sanıklar arasındaki ilk görüşmenin yapıldığı vakitte sürücü ... ..."in ... giriş yaptığı vakitten sonrası olduğu anlaşılmasına rağmen, bu ikisi arasında yapılan ilk görüşmenin bir gün sonrasında yapılan 25/12/2014 günü saat 01.55.57"de gerçekleşen ikinci görüşmede sanık... ..."un sanık ... ..."e " adamı şey yaptık, yolda geliyor.." demesi ve sanık ... ..."in de " yarın hallederiz orayı.." şeklinde sözlerle cevap vermesi, bu meyanda ilk görüşmede suçta kullanıldığı sabit olan aracın geldiği bildirilmesine rağmen sonraki gün meydana gelen görüşmede ise şahsın yolda gelmekte olduğundan bahsedilmesi karşısında, olayın öncesinde yapılan bu iki görüşmenin sanığın atılı suçlara iştirak ettiğinin kesin delili olmadığı, zira görüşmelerin gerçekleştirilmesi planlanan başka olay veya olaylara ilişkin olabileceği , söz konusu tape kayıtlarının suçu sübut bulan diğer sanıklarda olduğu gibi başkaca delillerle desteklenmediği anlaşılmakla; 26/12/2014 tarihli eyleme iştirak ettiğine dair şüpheden uzak delil bulunmayan sanık ... ..."in atılı konut dokunulmazlığını ihlali suçunu işlediği yönünde sanığın savunmasının aksini ispat edecek şekilde yüklenen suçtan mahkumiyetini gerektirir her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince aynı mağdura karşı işlediği sabit olan 22/12/2014 tarihinde işlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçu açısından 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
3-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenleme gözetilerek, mahkemece 5271 sayılı Yasası’nın 150/2. maddesi uyarınca, sanıkların savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiye ödenen avukatlık ücretinin, sanıklar .. ..., ... ...,... ..., ... ... ve ... ..."e yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
5-Sanıklar ......, ... ..., ......, .. ... ve ... ... için, 6183 sayılı Kanun"un 106/1. maddesinde belirlenen 20 TL’den az gerçekleşen yargılama masrafının, 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi gereğince devlet hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ......., ... .., ... .., ... ..., ... .. ve .. ... müdafileri ile sanık... ..."in temyiz dilekçelerinde ve sanıklar .... .., ... ..., ... ... müdafilerinin duruşmada ileri sürdüğü tüm temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanıklar ... ..., ... ..., ... ..."un hırsızlık suçu yönünden duruşmalı ve sanıklar ... ..., .. ..., ... ...,... ... ve... ..."in hırsızlık suçları yönünden resen yapılan temyiz incelemesi sonucu kurulan hükümlerin kısmen tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından, “sanıklar... ..., ... ..."in hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçu ile sanık ... ..."in konut dokunulmazlığının ihlali suçu için 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanmasına, tüm sanıklar için T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların, sanıklar .... ....., ... ....,... .., ... ... ve ... .. hakkında yargılama giderlerine ” ilişkin bölümler çıkarılarak yerlerine, “Sanıklar ... ... ve ... ..."in hırsızlık suçu için sonuç olarak 12 yıl hapis cezası ile konut dokunulmazlığının ihlali suçu için ise 2 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, sanık ... ..."in konut dokunulmazlığının ihlali için ise sonuç olarak 2 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık ......"in hırsızlık ve mala zarar verme suçları için kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve sanık ... ... müdafiinin hırsızlık suçu yönünden duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunmaları doğrultusunda yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen dava konusu hırsızlık eyleminin yasada öngörülen suç tipine uygun olarak nitelendirildiği,İddiaya, savunmalara ve toplanıp karar yerinde gösterilen yeterli kanıtlara göre belirtilen hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiği,Soruşturma aşamalarında ileri sürülen iddia, itiraz ve savunmaların incelenip tartışıldığı ve kanıtlara uygun olarak değerlendirildiği,Yasal ve takdiri arttırıcı ve indirici nedenlerin gözetildiği,Duruşma sonunda oluşan vicdani kanı ve uygulama maddeleri uyarınca cezanın doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
26/12/2014 tarihinde gerçekleşen olaya ilişkin olarak, hükmü temyize konu olmayan sanıklar ... ... ve ... ..."in tamamlanmış bu suç yönünden sanıklar ... ..., ... ...,... .., ... ...ve ... ..."i koyunları kendilerine teslim eden kişiler olarak teşhis ettikleri, ancak sanık ... ..."in olaya katılımına ilişkin bir beyanlarının bulunmadığı, baz istasyonu bilgilerine göre sanık .. ..."in olay yerinde değil yakınında olduğu, sanığın suçlamaları kabul etmediği, sanık ... ..."in suçun işlendiği gece diğer sanıklarla bir görüşme kaydının bulunmadığı, bu olaya ilişkin olarak sanıklardan yalnızca.. ..... ile olayın bir ve iki gün öncesine ilişkin olarak iki adet görüşmesinin bulunduğu, bu görüşmelerden ilki olan 24/12/2014 günü saat 23.13.17"de gerçekleşen görüşmenin, sanık ... ...."un olayda kullanılan aracın sürücüsü ile yaptığı görüşmenin sonrasına denk geldiği, sanık ......"un sanık ... ...."e arabacının geldiğini söylediği ve bu suretle bu adı geçen sanıklar arasındaki ilk görüşmenin yapıldığı vakitte sürücü ... ...."in ...." a giriş yaptığı vakitten sonrası olduğu anlaşılmasına rağmen, bu ikisi arasında yapılan ilk görüşmenin bir gün sonrasında yapılan 25/12/2014 günü saat 01.55.57"de gerçekleşen ikinci görüşmede sanık .. ....."un sanık... ....."e " adamı şey yaptık, yolda geliyor.." demesi ve sanık ... ...."in de " yarın hallederiz orayı.." şeklinde sözlerle cevap vermesi, bu meyanda ilk görüşmede suçta kullanıldığı sabit olan aracın geldiği bildirilmesine rağmen sonraki gün meydana gelen görüşmede ise şahsın yolda gelmekte olduğundan bahsedilmesi karşısında, olayın öncesinde yapılan bu iki görüşmenin sanığın atılı suça iştirak ettiğinin kesin delili olmadığı, zira görüşmelerin gerçekleştirilmesi planlanan başka olay veya olaylara ilişkin olabileceği , söz konusu tape kayıtlarının suçu sübut bulan diğer sanıklarda olduğu gibi başkaca delillerle desteklenmediği anlaşılmakla; 26/12/2014 tarihli eyleme iştirak ettiğine dair şüpheden uzak delil bulunmayan sanık .... ...."in üzerine atılı hırsızlık ve mala zarar verme suçlarını işlediği yönünde sanığın savunmasının aksini ispat edecek şekilde yüklenen suçtan mahkumiyetini gerektirir her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraat kararı verilerek aynı mağdura karşı işlediği sabit olan 22/12/2014 tarihinde işlenen hırsızlık suçu açısından 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanamayacağının ve hırsızlık eyleminin teşebbüs aşamasında kalmasından dolayı aynı Yasanın 35. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi yazılı şekilde karar verilmesi,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenleme gözetilerek, mahkemece 5271 sayılı Yasası’nın 150/2. maddesi uyarınca, sanığın savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiye ödenen avukatlık ücretinin, sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmada ileri sürdüğü tüm temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... ..."in hırsızlık suçu yönünden duruşmalı ve resen yapılan temyiz incelemesi sonucu kurulan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ilişkin oy birliğiyle alınan karar 28.01.2016 günü Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ... .... katıldığı oturumda sanıklar ... ..., ... ,,,, ... ... müdafii Avukat ... ... ile sanık ... ... müdafii ... ... .... yokluklarında açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi