Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/11767 Esas 2016/9488 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11767
Karar No: 2016/9488
Karar Tarihi: 12.12.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/11767 Esas 2016/9488 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/11767 E.  ,  2016/9488 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/11/2014 tarih ve 2013/262-2014/249 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin asıl unsuru "..." ibaresinden oluşan tanınmış markaları sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “....” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı ...’ne başvuruda bulunduğunu, başvurunun Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından yapılan itirazların Markalar Dairesi Başkanlığı ve ... tarafından reddedildiğini, oysa müvekkili markalarının tanınmış olduğunu ve başvurunun bu markalarla karıştırılma ihtimali bulunacak düzeyde benzer olduğunu, tanınmışlığından haksız yararlanacağını bu nedenle davaya konu kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek .... kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili; davalı başvuru ile davacı markaları arasında görsel, işitsel, kavramsal olarak benzerlik bulunmadığını, karıştırılma ihtimalinden de söz edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalı vekili; müvekkili tarafından tescili talep edilen “...” ibaresinin davacının iddialarının aksine, davacıya ait markalardan farklı olduğunu, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, haksız yarar sağlanacağı ve markanın itibarına zarar vereceği savlarının da dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının “..." ibaresinin 29, 30, 31 ve 32. sınıftaki bir kısım emtialarda marka olarak tescili istemiyle davalı ...’ne başvuruda bulunduğu, davacının 29, 30, 31, 32.sınıf mallarda tescilli "..." ibareli markaları ile benzerlik arz ettiğinden ve tanınmışlık iddiasıyla itirazda bulunduğu ve itirazlarının reddedildiği, markalarda 31.sınıf hariç 29, 30, 32.sınıf malların aynı veya aynı tür olarak yer aldığı, davalının markası “..” diye telaffuz edilirken davacının markasının “...” olduğu, ilk harfi "W" olan başvurunun yabancı bir kelime olarak algılanacağı ve bu halin görsel algısıyla da farklılık yaratacağı, işaretlerin tamamen farklı bulunduğu, kısmi bir telaffuz ve işitsel benzerliğin kavramsal ve görsel farklılık ile nötralize olacağı, genel izlenimlerinin de karıştırma ihtimaline neden olacak bir benzerlik içermediği ve ortalama tüketicinin karıştırma riskinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 12/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.