11. Hukuk Dairesi 2015/12131 E. , 2016/9486 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23/06/2015 tarih ve 2014/467-2015/620 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkiline ait çeşitli standartlarda başvuruda bulunarak TSE markasını kullandığını, marka kullanım bedeline ilişkin toplam 9.760,00 TL"lik 3 adet fatura için başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, taraflar arasındaki tip sözleşmesinin hakkaniyetten uzak olduğunu, sözleşmenin BK"nın 20 vd. hükümlerine aykırı bir sözleşme olduğunu, davacının hiçbir ihtarda bulunmayarak bir önceki yılın tarifesine %450 artış yaparak fatura düzenlediğini, haksız ve fahiş alacak talep edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; davalının TSE markasını 2010 yılı içerisinde marka tip sözleşmeleri kapsamında kullandığı, davacı ile davalı arasında TS 497 numaralı standart için sözleşme ilişkisinin mevcut olduğunun davacı tarafça kanıtlanamadığı, davacı TSE"nin 2010 yılı için yeni ücret sistemine geçtiği ve bu üç adet TSE markasını kullanma tip sözleşmeleri açısından davalıya gönderdiği 25.01.2010 tarihli yazıda öncelikle 2009 yılına ait bir üst satış tutarının 31 Mart 2010 tarihine kadar bildirilmesi durumunda eski ücretlendirmenin uygulanacağını bildirdiği, ancak davalının eski tarifenin uygulanması için gerekli olan 2009 yılına ait brüt satış tutarını bildirmediği, bu nedenle hakkında yeni ücret sisteminin uygulanması gerektiği, üç adet sözleşme açısından 2010 yılındaki kullanım bedelinin toplam 5.900,00 TL olduğu gerekçesiyle itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile icra takip dosyasında davalının takip konusu borca itirazının 5.900,00 TL üzerinden iptaline, takibin 5.900,00 TL alacak üzerinden devamına ve takip konusu bu alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, hüküm altına alınan alacağın % 40"ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, sözleşmeden kaynaklı marka kullanım bedelinin tahsiline yönelik itirazın iptali davası olup, mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak davalının marka kullanım ücreti TSE"nin 2010 yılı yeni ücret tarifesi üzerinden hesaplanmış ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda, davalının ilgili tip ürünleri için Ücretlendirme Yönergesi Ek-2 çizelgesindeki C kategori taban ücretleri üzerinden hesaplama yapılmış ve davalının 5.900,00TL borçlu olduğu tespit edilmiş ve işbu rapor hükme esas alınmıştır. Ancak davacı taraf, TS 377 standardının makine sektöründe genel kapsamda yapılan bir belgelendirme olduğunu, Ücretlendirme Yönergesi Ek-2 Not:3 uyarınca genel verilen kapsamlar ve/veya seri kapsamların ilgili ücret kategorisinin tavanından ücretlendirilmesi gerektiğini ifade ederek TS 377 standardı ile ilgili yapılan hesaplamaya itiraz etmiştir. Mahkemece, davacı yanın bilirkişi raporuna itirazları yönünden bir değerlendirme yapılmadığı gibi itirazları karşılar bir ek rapor da alınmamıştır. Ücret kategorisinin taban ve tavan fiyatlarının farklı olduğu dikkate alınarak, davacının bilirkişi raporuna itirazlarını değerlendirmek üzere bilirkişiden ek rapor alınması gerekirken, eksik incelemeye dayalı kurulan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 302,28 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.