16. Hukuk Dairesi 2020/9083 E. , 2021/958 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
...
Kadastro sonucu, ... İlçesi çalışma alanında bulunan 114 ada 56 parsel sayılı 20045,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, kadastro komisyonu kararıyla davalı ... ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın mayın sahası olarak kullanıldığı ve davalıların zilyetliğinin bulunmadığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında müdahil ..., tapu kaydı ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı Hazinenin davasının kabulüne, asli müdahil ..." ın davasının reddine, çekişmeli 114 ada 56 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ile müdahil ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, müdahil davacı ...’ın tapuya dayalı iddiasını ispat edemediği, davalı tarafın dayandığı tapuya dayalı mülkiyet hakkını ispat edemediği, dava konusu taşınmazın sabit sınırlarının arazi üzerinde mevcut olduğu, ancak tarımsal faaliyet yapılmadığı, davalılar yönünden ekonomik amaca yönelik zilyetliğin ve zamanaşımı ile mülkiyet edinmenin şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki müdahil ...’ın dayandığı 19.02.1968 tarih 30 ve 40 sıra numaralı tapu kayıtları tescil ilamı ile oluştuğu halde, söz konusu ilam ve tescil krokisi getirtilip, tapu kaydının dayanağı ilam ve haritası zemine uygulanmamış, davalı tarafın dayandığı ve Kadastro Komisyonunca tespite esas alınan tapu kayıtları iskanen oluştuğu halde, haritasının bulunup bulunmadığı araştırılmamış, uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmamış, tapu kayıt uygulamasında mahalli bilirkişilere kayıtta yazılı sınır yerleri tek tek göstertilmek suretiyle bu hudutların fen bilirkişi raporunda işaretlenmesi gerektiği halde, mahalli bilirkişi ve tanıkların sınırlara yönelik soyut beyanlarına ve fen bilirkişi tarafından düzenlenen ve tapu kayıtlarının sınır yerlerinin işaretlenmediği, denetime elverişsiz rapora itibar edilerek hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davalı tarafın dayandığı ve Kadastro Komisyonunca tespite esas alınan 08.07.1941 tarih 36, 25.06.1941 tarih ve 103 ile 25.06.1941 tarih ve 101 sıra numaralı iskan tapu kayıtları ve varsa haritaları, müdahil ...’ın dayandığı 19.02.1968 tarih 30 ve 40 sıra numaralı tapu kayıtlarının edinme sebebinde belirtilen tescil dosyası (yoksa tescil ilamı) ve dayanağı olan tescil haritaları ile tüm komşu parsellerin onaylı tutanak suretleri ve dayanağı olan belgeler getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve uzman fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif icra edilmeli ve bu keşif sırasında, davalıların ve müdahilin tutunduğu tapu kayıtları, yöntemince mahalline uygulanarak kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi gereğince öncelikle haritasına göre belirlenmeli, tapu kayıtlarının haritalarının bulunmaması veya uygulama kabiliyetinin olmaması durumunda ise, hudutlarının yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı; mahalli bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; teknik bilirkişiden, uygulanan tapu kayıtlarının ve varsa haritaları ve ölçeğini kadastro paftasının ölçeği ile eşitleyerek zemine uygulaması suretiyle kayıtların kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlemesi istenilmeli; taşınmazın tümünün ya da bir kısmının tapu kayıtlarının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız tespit edilmeli, tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazı kapsamadığının anlaşılması halinde ihtilafın zilyetlikle iktisap koşullarına göre çözülmesi gerektiği göz önünde bulundurulmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek ve eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden müdahil ..."a iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.