MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 62/1, 52, 53/1-2-3, 58/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 10.01.2014 tarihinde vermiş olduğu dilekçesinde hakkında verilen mahkumiyet hükmünü başka bir suçtan cezaevine girdiği sırada öğrendiğini beyan ettiği ve bu nedenle temyiz hakkının iadesi yönündeki isteminin, mahiyeti itibariyle aynı zamanda eski hale getirme talebi niteliğinde olması nedeniyle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 311. maddesi hükmüne göre eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin Yargıtay"ın ilgili ceza dairesi olduğundan, Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nin temyiz talebinin kabulüne ilişkin verdiği 06.02.2014 tarihli ek karar ile sonraki işlemlerin hukuki değerden yoksun olduğu anlaşıldığından, sanığın eski hale getirme talebinin kabulü ile,
Sanığa Tebligat Kanununun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle sanığın asıl hükme yönelik yapmış olduğu temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Katılanın işyerini devretmek için gazeteye ilan verdiği, sanığın işyerini devralmak istediğini söyleyerek müştekiyle 27/05/2011 tarihinden geçerli olmak üzere aralarında protokol imzaladıkları, 22/05/2011 günü katılanın işyerine gelerek tadilat için usta getireceğini söyleyerek katılandan işyerinin anahtarlarını aldığı, katılan 23/05/2011 tarihinde işyerine geldiğinde işyeri içirisinde bulunan bir adet 106 ekran plazma tv, iki adet play station 3, 6 adet oyun kolu, 6-7 adet oyun CD"si 5+1 ses sistemi, 1 adet digitürk dıcıver, bir adet bilgisayar kasası monitörü klavyesinin işyerinde olmadığını tespit ettiği, kamera görüntüsüne bakıldığında sanığın malzemelerini götürdüğünün görüldüğünün iddia edildiği olayda; suça konu malların sanığın ifa ettiği kanunda tanımlanan mahiyette bir hizmet veya meslek dolayısıyla kendisine tevdi ve teslim edilmemiş olması sebebiyle, eylemin hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma kapsamında kalan ve TCK"nın 155/1 maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi,

Kabule göre;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 04/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi