12. Ceza Dairesi 2018/6035 E. , 2021/1919 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 1- Asıl dosyada;
a- Sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan; 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK"nın 62, 52/2, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- Sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan; CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat
2- Birleşen dosyada;
a- Sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanunaaykırılık suçundan; 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK"nın 62, 52/2, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- Sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan CMK"nın 223/2-e maddesi uyarıncaberaat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ...’in beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından, sanık ...’nın 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık ... ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilince ve sanık ... tarafından ayrı ayrı ibraz olunan 02/12/2014 havale tarihli temyiz dilekçelerinin içeriğine göre mühür bozma suçundan verilen hükümlere yönelik herhangi bir temyiz isteminin bulunmadığı, sadece 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan verilen hükümlerin temyiz istemine konu edildiği, yine katılan vekilince ibraz olunan 02/12/2014 tarihli temyiz dilekçesinin “açıklamalar” bölümünde, sadece sanık ... yönünden verilen beraat kararı nedeniyle temyiz isteminde bulunulduğu belirtildikten sonra, sanıklar bölümünde sanık ...’nın da isminin yer alması ve “sonuç” bölümünde, “arz edilen ve inceleme sırasında res’sen rastlanacak nedenlerle” kararın bozulması istemine yer verilmesi karşısında, katılan vekilinin, sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik de hükmü temyiz ettiği, sanık ... yönünden aleyhe temyizin olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
1- Katılan vekilinin sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında III. derece doğal sit alanında yer alan taşınmazda 5 adet 2 katlı dubleks bungalov kaçak yapı yaptığı iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın aşamalardaki savunmasında suça konu yapıları kendisinin yapmadığını, babası olan sanık ...’ün yaptığını, kendisinin ise sadece işlettiğini belirterek atılı suçlamayı kabul etmediği, diğer sanık ...’ün aşamalardaki savunmasında suça konu bungalovları kendisinin inşaa ettikten sonra oğlu ..."e işletmesi için verdiğini belirterek sanık ...’in savunmasını doğruladığı, dosya kapsamında sanık ... hakkında düzenlenmiş herhangi bir tutanak bulunmadığı dikkate alınarak sanık hakkında verilen beraat kararında isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde ise;
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 04/12/1998 gün, 3332 sayılı kararı ile III. derece doğal sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde kalmakta olan Trabzon İli, Çaykara İlçesi, Uzungöl beldesi, Yenimahalle mahallesi, 128 ada 35 parsel sayılı taşınmazı üzerine 5 adet 2 katlı dubleks bungalov kaçak yapı yaptığı iddiasıyla açılan kamu davasında; bölgenin sit alanı olarak tesciline ilişkin ilgili Koruma Kurulu kararının suça konu taşınmazın bulunduğu yerde 1999 yılında ilanının yapılması ve bu yerin niteliğinin herkes tarafından bilinmesi mutat yerlerden olması, 07/05/2014 tarihli tespite rağmen sanığın eylemlerine devam edip, yapıların inşaasını tamamlamış olması hususu, savunmasında yasak olduğunu bildiği yönündeki beyanı dikkate alındığında, sanığın dava konusu yerin sit alanı içerisinde yer aldığını bildiği, buna rağmen Kurul"dan izin almaksızın üzerinde inşai nitelikte müdahalelerde bulunduğu, inşaat mühendisi, ziraat mühendisi ve fen bilirkişi eşliğinde mahallinde icra edilen keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarında, davaya konu yapıların ikişer katlı olup bitişik halde inşa edilen bungalov tarzı 5 adet binadan oluştuğu, keşif günü itibariyle kullanılmakta olup beton zemin üzerine inşa edildikleri, yapıların tamamlanmış olduğu, kalıcı nitelikte oldukları, sit alanının doğal yapısına zarar verildiği, inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olduğunun belirtildiği dikkate alınarak sanığın eyleminin 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu,
07.05.2014 tarihli kaçak yapı görgü tespit tutanağında, 128 ada 35 parselde 5 adet birbirinin aynısı tarzda yapılmış iki katlı bungalov ahşap yapılar tespit edildiği, tüm yapıların kapı ve pencerelerinin takılmış olduğu, bu yapıların çatı kısmının yapılarak kapatıldığı, söz konusu yapıların her birinin ölçüsünün 6,20 x 7,10 metre olduğu belirtildiği, 25.06.2014 tarihli yapı tatil zaptıyla 5 adet dubleks iki katlı yapının mühürlendiği, bu tespitle ilgili olarak Çaykara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen iddianamenin 10/07/2014 tarihinde kabul edildiği, bu tarihten sonra 09.08.2014 tarihli tespitte söz konusu bungakovların 5 tanesinin yerinde bulunduğu, binanın bitmiş ve dış boyasının tamamlandığı, 1. bungalovda mühür bulunduğu, diğer 4 bungalovda mühür bulunmadığı, 09.08.2014 günü itibariyle inşaatın otel olarak kullanıldığı, içerisinde müşterilerin olduğu, kaçak yapıların ticari olarak faaliyet gösterdiğinin belirtildiği, bu tespite istinaeden sanık hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç ihbarında bulunularak, açılan davanın 23/09/2014 tarihinde bu dosya ile birleştirildiği, 10/07/2014 tarihli iddianamenin kabulü kararı ile hukuki kesinti oluştuktan sonra sanığın eylemine devam ederek 09.08.2014 tarihli tutanakla tespit edilen müdahalelerde bulunduğu, böylelikle sanığın eylemlerinin iki ayrı suçu oluşturduğu ve TCK"nın 43/1. maddesinde düzenlenen teselsül hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceği ihtarı yapılırken dayanak kanun maddesi olan TCK’nın 52/4. maddesinin belirtilmemesi,
2- Sanığın adli sicil kaydında yer alan Çaykara Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/79 E. - 2014/6 K. sayılı kararıyla hükmolunan ve temyiz edilmeksizin 18.02.2014 tarihinde kesinleşen, 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin ilam, tekerrüre esas olduğu halde, sanık hakkında TCK"nın 58/6. maddesi gereğince cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mükerrir sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmemesi suretiyle TCK"nın 58. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; asıl ve birleşen dosyalar yönünden, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine ilişkin ihtaratın yapılmasına dair paragraflara “ödenmeyen” ibaresinden önce gelmek üzere “TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca” ibarelerinin eklenmesi, ayrıca asıl ve birleşen dosyalar yönünden kurulan hüküm fıkralarına son paragraf olarak “Sanığın adli sicil kaydında bulunan, Çaykara Asliye Ceza Mahkemesine ait 14/01/2014 tarih, 2013/79 Esas, 2014/6 Karar sayılı, 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesi gereği verilen ve 18/02/2014 tarihinde kesinleşen 1 yıl 8 ay hapis cezası mahkumiyetine ilişkin ilam tekerrüre esas olup, sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” cümlesinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.