4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/27408 Esas 2019/8019 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/27408
Karar No: 2019/8019
Karar Tarihi: 08.05.2019

4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/27408 Esas 2019/8019 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyizi üzerine incelenen dosyada, Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebi reddedilirken, sanığın temyiz talebinin esasa ilişkin nedenleri bulunmadığı gerekçesiyle işin esasına geçilmiştir. Ancak gümrük kaçakçılığı suçlarının, devletin egemenlik hakkının bir parçası olan her türlü eşya giriş ve çıkışının kontrol edilmesi ve vergilendirilmesini düzenleme yetkisini ihlal ettiği ve vergi kaybına sebep olarak kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğurduğu bilgisi verilmiştir. Esas incelemede ise, hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK'nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmemesi ve suçtan zarar gören kurumun davaya katılmasına karar verilmeden vekalet ücretine hükmedilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- 4733 sayılı kanun
- 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 317. ve 321. maddeleri
- TCK'nın 43/1. ve 53. maddeleri.
19. Ceza Dairesi         2019/27408 E.  ,  2019/8019 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I- Şikayetçi Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 4733 sayılı Kanuna göre davaya katılma ve temyiz hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    II- Sanığın temyiz talebinin incelenmesinde ise;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
    UYAP ortamında yapılan araştırmada sanık hakkında,
    - 01.04.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine Midyat 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/361 Esas ve 2014/346 Karar sayılı hükmün Dairemizce aynı gün 2019/15158 Esas sayılı dosya üzerinden incelenerek bozulmasına karar verilmesi,
    - 11.04.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine Midyat 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce 2013/320 Esas ve 2014/345 Karar sayılı hükmün Dairemizce aynı gün 2019/25761 Esas sayılı dosya üzerinden incelenerek bozulmasına karar verilmesi karşısında;
    Anılan dava dosyaları getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmesi, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu
    Kabul göre ise;
    1- Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK’nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Suçtan zarar gören Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’nun davaya katılmasına karar verilmediği halde lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08/05/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.