MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada ... 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/11/2014 tarih ve 2014/1114-2014/323 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı; davalı bankadan 204901-204925 numaralı çek yapraklarını aldığını, ancak davalı bankanın 204876-204900 sayılı çek yapraklarının da alındığını iddia ederek hesabı kapatmadığını ve hesap işletim ücreti aldığını, bankanın verdiğini iddia ettiği çek defterini verdiğini ispat edemediğini ileri sürerek hesabın kapatılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili ile davacı arasında imzalanan çek taahhütnamesi gereğince davacıya 204876-204900 sayılı çek yapraklarının teslim edildiğini, ancak çeklerden iki tanesinin henüz ibraz edilmediğini, taahhütname gereğince çek yapraklarının hepsi iade edilmeden hesabın kapatılamayacağını, müvekkili bankanın eski çek yaprakları nedeniyle sorumluluğunun 30.06.2018 tarihine kadar devam ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacının talebinin haklı olduğu gerekçesiyle davacının hesabının kapatılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı banka nezdindeki çek hesabının kapatılması istemine ilişkindir. Davalı banka cevap dilekçesinde 21.02.1999 tarihinde davacıya teslim edilen çek defterinden iki adet çekin ibraz edilmediğini ve yasal sorumluluğunun halen devam ettiğini savunmuş olmasına rağmen, mahkemece, bu hususta hiçbir araştırma yapılmadan ve hiçbir gerekçe belirtilmeden davacının çek hesabının kapatılmasına karar verilmiştir. Oysa, söz konusu çeklerin muhatap bankaya ibraz edilmemiş olduğu durumlarda, 5941 sayılı Çek Kanunu’nun geçici 3/4 maddesi gereğince, bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak, muhatap bankanın ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu 30/6/2018 tarihinde sona ermektedir. Bu durumda, mahkemece davalı banka tarafından davacıya 21.02.1999 tarihinde çek defteri verilip verilmediği, verildi ise bu çeklerin davalı bankaya ibraz edilip edilmedikleri araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.