12. Ceza Dairesi 2015/2220 E. , 2016/1264 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 11/04/2012 tarih ve 2011/18 Esas, 2012/53 sayılı kararı ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu"nun 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanunun 408. maddesi ile değişik 65. maddesinin (a) ve (b) fıkralarının Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği, Anayasa"nın 153. maddesinin 3. fıkrası ile 6216 sayılı Anayasa Mahkemesi"nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 66. maddesinin 3. fıkrası gereğince iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete"de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesinin de karar altına alındığı, 13/10/2012 tarih ve 28440 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi kararının, 13/10/2013 tarihinde yürürlüğe girmesi beklenirken, 2863 sayılı Kanun"da değişiklik yapan 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği;
2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazete"de yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları veya kullandıkları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün, 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;
Sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, şerhin varlığına veya tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanığın ... Köyü, ... mevkii, 2. derece arkeolojik sit alanı içerisinde, izin almaksızın yaklaşık 2 metre yüksekliğinde ahşap yapı inşa ettiğinin iddia olunduğu, dosya içeriğinde tescil kararına ve anılan kararın ilanına yönelik herhangi bir bilgi - belge mevcut değilse de, aynı yere ilişkin olup, Dairemizce daha önce incelenen 2014/13387 Esas, 2015/16116 Karar, 2014/13490 Esas, 2015/16131 Karar, 2014/17862 Esas, 2015/13006 Karar sayılı dosyalardan bölgenin, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 27/03/1990 tarih ve 711 sayılı kararı ile tescil edilip, aynı Kurul"un 16/06/2000 tarih, 4666 sayılı ve Koruma Bölge Kurulu"nun 31/05/2010 tarih, 4114 sayılı kararları ile sınırları güncellenen ... Antik Kenti 2. derece arkeolojik sit alanı içerisinde kaldığının ve anılan kurul kararlarının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edildiğinin anlaşıldığı;
Sanığın aşamalardaki savunmalarında, yeni bir yapı inşa etmediğini, kiralamak suretiyle kullandığı eski ahşap büfede tadilat yaptığını söylediği görülmekle; fen, inşaat ve arkeoloji alanlarında uzman bilirkişiler refakate alınmak suretiyle olay yerinde keşif yapılması, suça konu ahşap yapının önceden var olup olmadığının, yeni inşa edilip edilmediğinin, önceden mevcut ahşap yapıda onarım gerçekleştirildiği sonucuna varılması halinde, onarımın basit ya da esaslı nitelik taşıyıp taşımadığının tereddütsüz şekilde belirlenmesi, taşınmazın bağlı olduğu idari birimde (belediye, büyükşehir belediyesi ya da il özel idaresi) suç tarihi itibariyle faaliyette olan koruma uygulama ve denetim bürosu bulunup bulunmadığının araştırılması, eylemin basit nitelikte olduğunun tespiti halinde, anılan büronun varlığı ya da yokluğu dikkate alınmaksızın, 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi; esaslı nitelikte olduğunun tespiti halinde ise, suç tarihi itibariyle koruma uygulama ve denetim bürosu bulunması durumunda, yine 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi; anılan büronun bulunmaması durumunda, aynı Kanunun 65/1-2. cümlesi uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve Anayasa Mahkemesi iptal kararının 13/10/2013 tarihinde yürürlüğe girdiğine dair yanılgılı değerlendirme ile beraate dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.