17. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/9118 Karar No: 2010/188 Karar Tarihi: 21.01.2010
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2009/9118 Esas 2010/188 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2009/9118 E. , 2010/188 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili davalılardan ... ’ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları ... takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak kendisine ait taşınmazdaki 1/2 payını diğer davalı eski eşi ...’a sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılardan ..., taşınmazın 1/2 payının kendisine ait olduğunu, diğer 1/2 payını ise gerçek bedelini ödeyerek davalı ...’den satın aldığını, kötüniyetli olmadığını savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir. Mahkemece davalı ...’in taşınmazın gerçek bedelini haricen ödemesi ve kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması nedeniyle davanın reddine ... verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda borçludan satın alan ile borçlu arasında İİK.nun 278. maddesinde gösterilen nedenlerin varlığı halinde borçludan satın alan kişinin iyi niyetine bakılmaksızın aralarındaki tasarrufun iptaline ... verilir. Eğer İİK.nun 278. maddesindeki nedenler yoksa borçludan satın alan kişinin İİK.nun 280. maddesi uyarınca iyiniyetli olup olmadığına bakılır. Anılan madde uyarınca borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde yapılan tasarrufun iptaline ... verilir. Somut olayda ivazlar arasında fahiş fark olmadığı ve gerçek bedelin ödendiği kabul edilse dahi yapılan tasarrufun tarafları olan davalıların boşanmış eski karı koca olmaları, ortak çocuklarının bulunması, tasarrufa konu taşınmazda paydaş olmaları ve hayatın olağan akışına göre davalı ...’in borçlu davalı ...’in mali durumu ile alacaklılara zarar verme kastını bilen veya bilebilecek konumda olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle davanın kabulüne ... vermek gerekirken yazılı olduğu gibi davanın reddine ... verilmiş olması doğru bulumamıştır. SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 21.01.2010 gününde oybirliğiyle ... verildi.