Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/10750
Karar No: 2020/4301
Karar Tarihi: 16.11.2020

Danıştay 4. Daire 2016/10750 Esas 2020/4301 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/10750
Karar No : 2020/4301

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Metal Elektrik Otomotiv İnşaat Medikal Kırtasiye Reklam İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura düzenlediğinden bahisle tarh edilen 2013/11 ila 12 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının bazen iki, bazen yedi işçi çalıştırılması, sigorta primlerinin ve vergilerin ödenmesi, bilinen işyeri adresinde faaliyette bulunulması, ödemelerinin bir kısmının banka kanalıyla yapılması durumlarının da dikkete alınması neticesinde somut verilere dayalı yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan davacı şirket tarafından düzenlenen faturaların komisyon karşılığında tanzim edilmiş sahte fatura olarak kabul edilmesi suretiyle re'sen yapılan dava konusu vergi ziyaı cezalı kurumlar vergi tarhiyatında hukuka uyarlık görülmediği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (B) fıkrasında, vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia edene ait olduğu düzenlenmiş; 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış; 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
Davacı hakkında düzenlenen 30.06.2014 tarih ve 2014-A-4012/10 sayılı Vergi Tekniği Raporunun ve 08.07.2014 tarih ve 2014-A-4012/13 sayılı Vergi İnceleme Raporunun düzenlendiği; anılan raporlar ile yapılan tespitlerde, şirket hakkında yapılan ihbar üzerine vergi incelemesine başlanıldığı, defter ve belge ibraz yazısı gereğinin kanuni temsilci … tarafından yerine getirilmesi üzerine defter ve belgeler üzerinden vergi incelemesine başlanıldığı, şirket kanuni temsilcisi tarafından muhtelif tarihlerde farklı şahıslara şirket işleri ile ilgili olarak vekalet verildiği, faaliyete başlanılan dönemden itibaren yüksek tutarlı ciro elde etmesine karşın hesaplanan katma değer vergisi ile indirilecek KDV'nin birbirine çok yakın olduğu, çoğu dönemde ödenecek KDV çıkmadığı, şirketin 2013 döneminde 4.749.387,11-TL tutarında emtia alışında bulunduğu belirlenen firmalar hakkında sahte fatura düzenleme noktasında olumsuz tespitler(özel esaslara alınma, adreste bulunmama vs.) bulunduğu, banka kayıtları ile mükellef kayıtlarının uyumlu olmadığı, konyla ilgili ifadesine başvurulan SMMM …'ın konuyla ilgili bilgisinin bulunmadığını, program hatası olabileceğini, uzun zaman geçtiği için açıklama yapamayacağını ifade ettiği, mükellefin yevmiye defteri ile defteri kebir kayıtları arasında bir uyumun bulunmadığı, hesaplarının denetlenemez ve anlaşılamaz hale geldiği, banka kanalıyla gerçekleşen tahsilat/havale gibi fiktif işlemlerde temsilci ve muhasebeci …'ın önemli rolü olduğu, düzenlenen faturaların ödemelerini kayda almak amacıyla yapılan tüm havale işlemlerinin temsilci ve muhasebeci tarafından gerçekleştirildiği, muhasebeci bu doğrultuda tahsilatları muhasebe kapamalarını yapmak amacıyla havale yapıldığını, tahsilatları da mükellefin vekaleti ile yaptığını ifade ettiği, bu durumun da parasal işlemlerde perdeleme amaçlı olarak yapıldığı kanaati oluşturduğu tespitlerinin değerlendirilmesinden anılan mükellefin düzenlediği belgelerin gerçek bir mal teslimi ve ya hizmet ifasına dayanmayan sahte belgeler olduğu tespitleri yapılmıştır.
Yukarıda yer verilen tespitlerden mükellefin yevmiye defteri ile defteri kebir kayıtları arasında bir uyumun bulunmadığı, hesaplarının denetlenemez ve anlaşılamaz hale geldiği, banka kanalıyla gerçekleşen tahsilat/havale gibi fiktif işlemlerde temsilci ve muhasebeci Abdullah Kaplan'ın önemli rolü olduğu, düzenlenen faturaların ödemelerini kayda almak amacıyla yapılan tüm havale işlemlerinin temsilci ve muhasebeci tarafından gerçekleştirildiği, muhasebeci bu doğrultuda tahsilatları muhasebe kapamalarını yapmak amacıyla havale yapıldığını, tahsilatları da mükellefin vekaleti ile yaptığını ifade ettiği, bu durumun da parasal işlemlerde perdeleme amaçlı olarak yapıldığı gördüğünden davacının düzenlediği belgelerin gerçek bir mal teslimi ve ya hizmet ifasına dayanmayan belgeler olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle, davanın kabulüne dair kararda hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 16/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi