12. Ceza Dairesi 2019/9719 E. , 2021/1917 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 22/3, 62/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve mağdur ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü gece vakti aydınlatmalı, meskun mahal içi, üç şeritli bölünmüş asfalt yolda, sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile 1.85 promil alkollü olarak orta şeritte seyri sırasında önce önünde seyreden otomobile arkadan çarpması daha sonra da sağ şeritte seyreden katılan, mağdur ve müştekinin bulunduğu otomobile çarpması neticesinde, katılanın 5. derece kemik kırığı ile, müştekinin ise hayati tehlikeye neden olacak 4. derece kemik kırığı ile yaralanması ile sonuçlanan olayda,
A.Mağdur ..."un temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 89/5. maddesinde yer alan, "Taksirle yaralama suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır. Ancak, birinci fıkra kapsamına giren yaralama hariç, suçun bilinçli taksirle işlenmesi halinde şikâyet aranmaz." şeklindeki düzenleme karşısında, somut olayda beşinci fıkra kapsamına girecek şekilde bilinçli taksir hali gerçekleşmekle birlikte basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanan mağdurun yaralanmasının birinci fıkra kapsamında kaldığı ve olay tarihinden itibaren altı aylık süre içerisinde de şikayetçi olmadığı anlaşılmakla, hükmü temyiz hakkı bulunmadığından, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK" un 317. maddesi uyarınca mağdurun temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE;
B. Sanık müdafinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık hakkında verilen 2 yıl 8 ay hapis cezasından TCK"nın 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken sonuç cezanın 2 yıl 2 ay 20 gün yerine 1 yıl 14 ay 20 gün hapis cezası olarak hesaplanması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafiinin erteleme hükümlerinin uygulanması gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Suç tarihinde 17 yaşında bulunan ve sanıktan şikayetçi olduğunu beyan eden müşteki ..."nin babasının, soruşturma ve kovuşturma aşamasında sanıktan şikayetçi olmadığına yönelik beyanına itibar edildiği anlaşılmakla, müşteki Burak"ın şikayetinin devam edip etmediğinin tespit edilerek sanık hakkında verilecek ceza miktarının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi;
2-Katılan ..."nin Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 16.06.2015 tarihli adli raporunda, yaralanmanın yüzde sabit ize ya da duyulardan veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflamasına veya yitirilmesine neden olup olmadığı hususunun 6 ay sonra değerlendirilmesi gerektiğinin belirtilmesi karşısında katılanın kati raporunun aldırtılıp sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken bu eksiklik giderilmeden hüküm kurulması;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, CMUK’un 326/son.maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı tutulmak koşuluyla, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.