Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/456 Esas 2017/7128 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/456
Karar No: 2017/7128
Karar Tarihi: 15.05.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/456 Esas 2017/7128 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/456 E.  ,  2017/7128 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I



    Davacı, davalı ile akraba olduklarını, davalının, kentsel dönüşüm projesi kapsamında Sulukule"de yapılacak Toki konutlarında kontenjan hakkına sahip olduğunu ve bu şekilde ucuza ev alma imkanı sağlayabileceğini söylediğini, bunun üzerine kendisine ev almak üzere gerekli işlemleri yapmak için davalıya 14.000 TL para verdiğini, ancak aradan iki yıla yakın bir zaman geçmesine rağmen halen dairelerin teslim edilmesi konusunda bir gelişme yaşanmadığını, bunun üzerine davalıdan parasını iade etmesini istediğini, ancak davalının yalnızca 4.000 TL"lik kısmı iade ettiğini, kalan kısmı iade etmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000 TL"nin teslim tarihi olan 01.06.2008 tarihinden itibaren en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 10.000,00 TL "nin 01/06/2008 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere,delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Temerrüt, ya bir ihtar ile ya da dava açılması suretiyle gerçekleşir. (TBK m. 117; BK m.101)



    ../..

    -2-


    Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre borçludan faiz talep edilebilmesi için zenginleşenin bir ihtar ile ya da aleyhine bir takip ya da dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerekir. Borçlunun temerrüdü, borçluya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden veya ihtarnamede ödeme için süre verilmişse bu sürenin bitiminden itibaren oluşur. İade talebinde bulunulmadan temerrüt faizi işlemez
    Eldeki davada, davacı; davadan önce davalı borçluyu temerrüde düşürdüğünü iddia ve ispat edemediğinden, yazılı şekilde dava tarihinden önceki dönem için (01/06/2008 tarihinden itibaren) temerrüt faizine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7.maddesi gereğidir.
    SONUÇ; Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan "... 01/06/2008 tarihinden..." ifadesinin hüküm metninden çıkartılarak, yerine "...dava tarihinden..." ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.