23. Hukuk Dairesi 2018/2491 E. , 2020/3389 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde duruşmalı temyiz talebinde bulunan davalı kooperatif vekili avukat .... geldi. Tebligata rağmen başka gelen yok. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalı ... Ürünler ve Pazarlama Ltd. Şti"den 2. blok 401 numaralı daireyi satın aldığını, satış bedeli olarak toplam 434.000.000 TL ödediğini, müvekkilinin davalı şirkete ödemelerini eksiksiz olarak yaptığını, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı görevlilerince yapılan incelemede davalı şirkete yapılan ödemelerin kooperatif inşaatının yapımında kullanıldığının tespit edildiğini, davalı kooperatif ile davalı şirket arasında 22.06.1995 tarihli sözleşme yapılarak davalı şirkete üye temin etme yetkisinin verildiğini, davalı kooperatif genel kurul kararı ile davalı şirket ile yaptığı 22.06.1995 tarihli sözleşmeyi kabul ettiğini, müvekkiline daire tahsis edilmediğini, ortaklık kaydının kabul edilmediğini ileri sürerek, kooperatife ortaklığının tespitini ve 2. blok 401 no.lu dairenin adına tescilini, mümkün olmadığı takdirde dairenin rayiç piyasa değerinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, davacının müvekkili kooperatife üye olmadığını, herhangi bir ödemesinin bulunmadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... Ürünleri Üretim ve Pazarlama Ltd. Şti. vekili, davalı kooperatifin verdiği yetkiye istinaden kooperatif adına satışların yapıldığını, müvekkili şirket ile konut alımı için anlaşan müşterilerin taahhütlerinin ve isimlerinin davalı kooperatife bildirildiğini, bildirilen isimlerin bir kısmının üyeliğe kabul edildiğini, değişen yönetim sebebiyle bir kısım üyelerin üyeliklerinin kabul edilmediğini, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulüne, davalı kooperatif aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine dair verilen karar davacı vekili ile davalı şirket vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 27.02.2014 tarihli ve 2013/7852 E., 2014/1436 K. sayılı ilamıyla davalı kooperatif ile davalı şirket arasında imzalanan hizmet sözleşmesinin davalı kooperatif genel kurulunda onaylandığı, bilirkişi raporunda ortak sayısı ve aidat belirlemelerine göre kooperatifin böyle bir inşaatı yapmasının mümkün olup olmadığının ve inşaatın finansmanının davalı şirketin yapmış olmasının kanıtlanabilmesi halinde, davacının bu şirkete yapmış olduğu ödemelerin karşılığı şirketin hak edebileceği sebepsiz zenginleşme alacağından alacağını talep etme hakkına sahip olduğu belirtilmesine rağmen yeterli inceleme yapılmadığı, Kooperatif ile davalı şirket arasındaki hukuki sorumluluk bağlantısının tereddüte mahal bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması, kooperatifin diğer ortakları arasında davacı ile benzer nitelik taşıyan kişilerin, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesindeki esaslar dikkate alınarak, ne gibi bir uygulama yapıldığı hususlarının da açıklığa kavuşturulması gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda,iddia, savunma, dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatif üyeliğini yetkilendirdiği diğer davalı... Ltd. Şti. aracılığı ile elde ettiği, davalı kooperatifin dava dışı üyelerinin de bu yöntemle kooperatif üyeliğini kazandıkları, davacının akçalı yükümlülüklerini yerine getirdiği, davalıların birlikte hareket ettikleri gerekçesiyle, davalı... şirketin yönelik davanın reddine, davacının davalı kooperatif ortağı olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı Kooperatif vekili temyiz etmiştir.
Mahkeme gerekçesinde “davacının akçalı yükümlülüklerini yerine getirdiği” ibaresine yer verilmiş ise de bu konuda mahkemece yapılan inceleme ve araştırma bu şekilde bir sonuca varmaya yeterli olmamakla birlikte bu hususun davacı tarafından açılacak tapu iptal ve tescil davasında değerlendireleceğinden bu cümlenin gerekçeden çıkarılmasına kararın gerekçesi HUMK 438/son maddesi gereğince değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.