
Esas No: 2013/6000
Karar No: 2013/5918
Karar Tarihi: ...09.2013
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/6000 Esas 2013/5918 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin Şehit .... Mah. Tan Yapı Kooperatifi C Blok zemin kat ... adresindeki bodrum katın maliki olduğunu, dava konusu taşınmazı ....03.2009 tarihinde arabası ile takas etmek suretiyle davalıdan satın aldığını, satış işleminin kooperatif karar defterine şahitler huzurunda kaydedilip mülkiyetinin müvekkiline geçtiğini, o tarihten sonra il dışında olduğunu, daireyi davalının haksız olarak işgal ettiğini öğrendiğini, boşaltmasını istediği halde dairenin tahliye edilmediğini, taşınmazda davalının oturmasına izin vermediğini ileri sürerek, davalının taşınmaza elatmasının önlenmesini ve fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı olmak üzere haksız müdahale tarihinden itibaren ....000,00 TL ecrimisilin yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı ve arkadaşlarının kendisini dolandırdığını, ....03.2009 tarihinde sattığı evin bedeli olan ....500,00 TL"nin ödenmediğini, mağdur olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; men"i müdahale davası açılabilmesi için davacıya ait olan bir yere davalının herhangi bir hakkı olmadan el atması, müdahale etmesi gerektiği, yapılan keşif sonucu aldırılan bilirkişi raporunda dava konusu edilen yerin davacı adına kayıtlı olmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla davacının böyle bir davayı açmada aktif husumet ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dairemizin ....01.2013 tarihli geri çevirme kararı üzerine mahkemece, .... Ticaret Sicil Müdürlüğü"ne ve dava dışı.... Konut Yapı Kooperatifi"ne yazı yazıldığı, Ticaret Sicil Müdürlüğü"nün ....05.2013 tarihli yazısında anılan kooperatifin sicilden terkin edilmediğinin bildirildiği,.... Konut Yapı Kooperatifi tarafından gönderilen ....07.2013 tarihli yazı cevabında da "...... önceden ev sahibi olarak kooperatifimizin üyesiydi....."ın ....03.2009 tarihinde ..."a evini satması ile kooperatif üyeliği sona ermiştir.....03.2009 tarihinde ... ev sahibi olarak kooperatifimiz üyesi olmuştur.... da ........2012 tarihinde evini ..."a satarak kooperatif üyeliği sona ermiştir..." denilmiştir.
Davacı taraf davasına dayanak olarak dava konusu dairenin davalıdan devralındığı ve devrin kooperatif karar defterine işlendiği iddiasında bulunmuş olup, üyelik ve buna bağlı tahsis hakkına dayanmıştır.
Konut yapı kooperatifleri aidat ödeme yükümlüğünü yerine getiren ortaklarına kullanılabilir durumdaki bir daire tahsisle yükümlüdür. Kooperatif anasözleşmesinin 62. maddesi uyarınca, konutlar maliyet bedelleri kesinleştikten sonra ortaklar veya temsilcilerinin katılımıyla noter önünde çekilecek kur"a ile dağıtılır. Konutların anasözleşmenin 59/.... maddesine göre ortaklara dağıtılması halinde kur’aya başvurulmaz. Bu durumda, bir konutun ortağa tahsis edildiğinden söz edilebilmesi için ya kur’a sonucu konutun tahsis edilmiş olması veya konutların genel kurulca belirlenecek esaslar dahilinde ortaklara dağıtılmış olması ve genel kurulun bu dağıtımı açık veya zımni olarak onaylaması gerekir. Anlatılan ilkeler dışında, yönetim kurulu genel kurulun kararı veya onayı olmaksızın bir konutun belli bir ortağa tahsisine karar veremez. Tahsis ortağa şahsi hak sağlar. Kooperatifçe bir dairenin geçerli bir tahsis işlemiyle bir ortağa tahsisi halinde, tahsis edilen ortağın rızası olmaksızın, ortaklığı devam ettiği sürece konutun başka bir ortağa tahsisi mümkün değildir. Kooperatif tarafından taşınmazın ortağa tahsisi, mülkiyeti geçiren bir işlem olmayıp, kooperatifle olan iç ilişkide bir hak bahşeden ve koşulları oluştuğunda kooperatife karşı tapu iptal ve tescil talebinde bulunma hakkı yanında ortağa, tahsis hakkına karşı yapılan haksız saldırılarda üçüncü kişilere karşı müdahalenin men"i ve ecrimisil davası açmaya izin veren bir haktır. Tahsis hakkına dayanan ortak, taşınmazını işgal eden üçüncü bir kişiye karşı müdahalenin men"i ve ecrimisil davası yanında tahsis hakkını tanımayan kooperatife karşı birlikte tek bir dava açabileceği gibi, sonradan açılan davalar da, bağlantı sebebi ile birleştirilmelidir. Diğer bir anlatımla, tahsis hakkına dayalı müdahalenin men"i ve ecrimisil davalarında mülkiyet hakkı, kooperatife ait olduğundan ve tahsis hakkı, bu hak ile doğan bağlı bir hak olduğundan, kooperatif tarafından, kendisinde tahsis hakkı bulunduğu kabul edilmeyen kişi, haksız şagil olduğu iddiasındaki kişiye karşı dava açacaksa zorunlu olarak kooperatifi de dava etmelidir. Daire satımında üyelik, kendiliğinden alıcıya satım ile birlikte geçmez. Satıcının üye olması ve üyeliğinin alıcı tarafından ayrıca devir alınması gerekmektedir. Üyelik ayrıca devredilmedikçe satıcının üyeliği kooperatif nezdinde devam eder. Satıcının üye olması, alıcının bu üyeliği ayrıca devir alması, devir alanın kooperatif üyelik koşullarını taşıması halinde kooperatifin bu kişiyi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun .../.... maddesi uyarınca ortaklığa kabul etmesi zorunludur.
Somut olayda mahkemece, davacının dava konusu dairenin davalıdan devralındığı ve devrin kooperatif karar defterine işlendiği iddiası üzerinde hiç durulmadan, dairenin kooperatif tarafından kim adına tahsis edildiği,davacı ve davalının kooperatif ortağı olup olmadığı araştırılmadan men"i müdahale davası açılabilmesi için davacıya ait olan bir yere davalının herhangi bir hakkı olmadan el atması, müdahale etmesi gerektiği, yapılan keşif sonucu aldırılan bilirkişi raporunda dava konusu edilen yerin davacı adına kayıtlı olmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla davacının böyle bir davayı açmada aktif husumet ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle davanın reddi yoluna gidilmiştir.
Kooperatif ortaklığı, kooperatif yetkili organlarının açık bir kabulü ile gerçekleşebileceği gibi bu hususta açıkça alınmış bir karar olmasa da, kooperatifin kişi ile bu sıfatla yazışmalar yapması, onu genel kurullara çağırması, belirli miktarda ödeme kabul etmesi veya konut tahsisi ve teslim etmesi ve tadilata izin vermesi şeklinde zımnen de gerçekleşebilir.
Bu dava sonunda davanın kabulüne karar verilmesi halinde, bu karar, müdahil kooperatif nezdinde eğer davalı adına oluşmuş üyelik kaydı var ise bu üyeliğe bağlı daireden davalının müdahalesinin önlenmesine, dairenin davalıya ait olmadığına yönelik sonuçlar doğuracağından ve kooperatifin davalıya yönelik konut karşılığı tazminat sorumluluğunu gündeme getireceğinden, verilecek karar, dava dışı S.S. Tan Konut Yapı Kooperatifi"nin hukuki durumunu da etkileyecek olup, anılan kooperatifin taraf olmadığı bir davada verilen kararın ona karşı infaz edilmesi olanağı da bulunmamaktadır.Bu durumda mahkemece, davacı tarafa dava dışı anılan kooperatife karşı dava açılmak üzere uygun bir süre verilmesi, dava konusu dairenin başka bir üyeye tahsisli olduğunun tesbiti halinde ise bu şahsın hukuku da etkileneceğinden bu şahsa karşı da dava açılması için süre verilmesi, dava açılması halinde davaların işbu dava ile birleştirilerek görülüp tarafların iddia, savunma ve delilleri çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Bu durumda mahkemece, genel kurul kararları ile davacı kooperatifin tüm defter, kayıt ve belgelerinin davacı kooperatiften istenilmesi, ibraz edilmezse mahallinde inceleme için keşif yapılması, buna rağmen inceleme yapılamazsa ya da defter ve belgelere ulaşılamazsa genel kurul tutanakları, bilanço ve gelir gider cetvelleri ile yönetim ve denetim kurulu raporlarının ilgili Ticaret Sicili Memurluğundan veya davacı kooperatifin anasözleşmenin 41. maddesi gereğince Çevre ve Şehircilik ... İl Müdürlüğü"nden getirtildikten sonra üzerinde kooperatif konusunda uzman bir bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak davacı ve daireyi devreden davalının açıkça ya da zımnen kooperatif üyesi olup olmadığı, dava konusu dairenin bu şahıslara üyelik nedeniyle tahsis edilip edilmediği araştırılıp, davacı ve davalının hangisinin tahsis önceliğinin bulunduğu ve buna göre hangisinin önceliğe dayalı üstün hak sahibi olduğunun belirlenmesi, sonucuna göre bir karar verilmesi, davacı hiç üye olmamış ve dava tarihinde de malik değil ise şimdiki gibi davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın sırf tapu kaydına dayalı olarak ele alınması suretiyle kooperatif hukuku ilkeleri hiç tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ....09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi