20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9816 Karar No: 2016/10658 Karar Tarihi: 14.11.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9816 Esas 2016/10658 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/9816 E. , 2016/10658 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... Tüketici ve ... 3. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ayıplı konut satışı nedeniyle doğan zararın tazmini istemine ilişkindir. ... Tüketici Mahkemesince, 6502 sayılı Kanunun geçici 1. maddesindeki açık düzenlemeye göre 28/05/2014 tarihinden önce açılan davalarda görevli mahkemenin gönderme kararı veren mahkemeler olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ise Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 05/02/2015 tarih ve 170 sayılı kararı ile ... adliyesinde tüketici mahkemelerinin faaliyete geçirildiği, 6502 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin, yürürlükten kalkan 4077 sayılı Kanun uyarınca Tüketici Kanunu kapsamında olmayan ancak 6502 sayılı Kanunla tüketici kapsamına alınan davalarla ilgili düzenleme olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3. maddesinde "Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder." şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukukî işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir. Somut olayda davacı, davalıdan satın aldığı taşınmazın çatı katındaki alçıpan tavanın ayıplı inşa edilmesi nedeniyle deforme olduğu, yağmur suyunu içeri aldığı ve çökme riski altına girdiğini ileri sürerek ayıplı imalatın giderilmesi için gereken masrafın davacıdan tahsilini istemiştir. Buna göre, davalının "satıcı" tanımına uyduğu, davacının tüketici olduğu anlaşılmaktadır. 6502 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinde “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış davalar açıldıkları mahkemede görülmeye devam eder.” hükmü bulunmakta olup; eldeki dava, 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önce 12/11/2013 tarihinde açılmış ise de, taraflar arasındaki hukukî ilişki dava tarihinde yürürlükte olan 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalmaktadır. Buna göre taraflar arasında 4077 sayılı Kanun kapsamında konut satışı ilişkisi bulunduğu anlaşılmış olup uyuşmazlığın ... Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/11/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.