11. Hukuk Dairesi 2015/15493 E. , 2016/9413 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 15/04/2015 tarih ve 2014/792-2015/352 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 06.12.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı temlik alan TMSF vekili Av. ..., davalılardan ... vekili Av. ..., davalılardan ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, ... Yayıncılık Yapımcılık ve Reklamcılık San. ve Tic. AŞ"nin 25/05/2004 tarihli fon kararı ile temüttü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin TMSF"ye devredildiğini, devir tarihinden sonra yönetim ve denetim kuruluna atamalar yapıldığını, denetim kurulu üyeleri tarafından hazırlanan 31/10/2006 tarihli denetim kurulu raporunda şirketin 01/01/2000-25/05/2004 tarihleri arasında yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan ... ve 2000-2001-2002 yılları ile 29/01/2003 tarihlerine kadar denetim kurul üyeliği görevi yapan ..."ün şirketin mali zarara uğramasına sebebiyet veren faaliyetlerde bulunduklarının tespit edildiğini, İktisat Bankasından kullanılarak grup şirketi olan ... İletişim Sistemleri AŞ"ye ticari teammüllere aykırı şekilde ve herhangi bir teminat alınmaksızın aktarılan ve tahsil kabiliyeti olmayan 536,740 USD tutarındaki krediden doğan zarardan şirket yönetim kurulunda görev yapan ve seleflerinin yolsuz muamelelerini denetleme görevini yerine getirmeyen davalı yönetim kurulu üyelerinin şirket zararından sorumlu olduklarını, denetim kurulu raporunda yönetim ve denetim görevlerini yapmamaları nedeniyle ibra edilmemeleri ve haklarında sorumluluk davası açılması gerektiği yönünde tespitte bulunulduğunu, bu şekilde 31/10/2006 tarihli denetim kurulu raporu ile davalı yönetim kurulu üyelerinin TTK"nın 337. maddesinde tarif edilen sorumluluklarının ihlal ettiklerinin tespit edildiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.864 USD şirket zararının, zararın meydana geldiği tarihten itibaren 3095 Sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; ıslah dilekçesiyle talebini 536.740 USD"ye yükseltmiştir.
Davalılar ... ile davalı ... vekilleri, zamanaşımı def’inde bulunmuşlar, müvekkillerinin görev yaptıkları dönemden önce gerçekleşmiş ve iştirak etmedikleri karar ve işlemler nedeniyle sorumlu tutulamayacaklarını, dava konusu yapılan işlemlere ilişkin faaliyet yıllarında görev yapan yönetim kurulu üyeleri hakkında da alınıp kesinleşen ibra kararlarının bulunduğunu, bu nedenle müvekkillerinin sorumluluğuna gidilemeyeceğini savunarak savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalıların ... Yayıncılık Yapımcılık ve Reklamcılık San. ve Tic. A.Ş"nin 01/01/2000-25/05/2004 tarihleri arasında yönetim kurulu üyeliğini yaptıkları, davalıların göreve getirilmeden önce ... Yayıncılığın İktisat Bankasından kullandığı kredinin herhangi bir teminat alınmaksızın grup şirketlerinden ......AŞ"ye aktarıldığı, bu şekilde aktarılan 536.740 USD tutarındaki kredinin davacı şirkete geri dönüşünün yapılmadığı, bu yolla ... şirketinin 536.740 USD zarara uğratıldığı, zaman aşımı nedeniyle zarara asıl sebebiyet veren yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna gidemeyen davacının mülga 6762 Sayılı TTK"nın 337. maddesine istinaden selef konumundaki yeni yönetim kurulu üyelerinden zararın giderimini talep ettiği, davalılar her ne kadar kredinin kullandırıldığı tarihte yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmamış olsalar da kendi dönemlerine devreden şirket alacağının tahsili ile ilgili herhangi bir işlem yapmamış olmaları nedeniyle TTK"nın 337. maddesi gereğince kusurlu oldukları, TTK"nın 359. maddesine göre kusursuz olduklarını ispat edemedikleri gerekçesiyle; davanın ıslah edilmiş hali ile kabulüne, 536.740 USD"nin 26/05/2004 tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı ... vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, ... Yayıncılık Yapımcılık ve Reklamcılık San. ve Tic. A.Ş"nin İktisat Bankasından kullanmış olduğu kredinin grup şirketlerine teminatsız olarak aktarılıp geri dönüşünün olmaması nedeniyle oluşan şirket zararı nedeni ile davalı yönetim kurulu üyelerine karşı eski yöneticilerin selefleri olması nedeniyle 6762 Sayılı TTK’nın 337. maddesine dayalı olarak açılan sorumluluk davasıdır.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 309. maddesi uyarınca “Mesul olan kimselere karşı tazminat istemek hakkı davacının zararı ve mesul olan kimseyi öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde zararı doğuran fiilin vukuu tarihinden itibaren beş yıl geçmekle müruruzamana uğrar. Şu kadar ki; bu fiil cezayı müstelzim olup Ceza Kanununa göre müddeti daha uzun müruruzamana tabi bulunuyorsa tazminat davasına da o müruruzaman tatbik olunur.” Sorumluluk doğurduğu iddia olunan dava dışı İktisat Bankasından alınarak dava dışı ..... A.Ş. ye kredi kullandırılması şeklinde oluşan zararlandırıcı işlemin 26.09.2000 yılında yapıldığı, dava tarihi olan 24.10.2008 tarihi dikkate alındığında 2002 yılından önce görev yapan dava dışı yönetim kurulu üyeleri açısından TTK’nın 309. maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı sürelerinin dolduğu, bu yönetim kurulu üyelerinin sorumluluklarına gidilmesinin mümkün bulunmadığı, devam eden zarar verici bir eylem söz konusu olmadığından fiilin gerçekleştiği tarih yani kredilerin tahsis edildiği tarihin esas alınması gerektiği, önceki yönetim kurulu üyeleri açısından TTK’nın 309. maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan TTK’nın 337. maddesine istinaden sorumlu tutulmak istenen davalılar açısından da zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bu suretle; 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece davanın TTK’nın 309. maddesinde düzenlenen 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, bu sürenin zararın öğrenildiği tarihten itibaren başlaması gerektiği, davacı yan açısından zararın öğrenildiği tarih denetim kurulu raporunun düzenlendiği 31.10.2006 tarihi olduğundan bu tarihten dava tarihine kadar 5 yıllık zamanaşımı süresinin henüz geçmediği gerekçesiyle davalıların zamanaşımı itirazı yerinde görülmeyerek davanın esastan incelenmesine geçilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı ... ve ... yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 08/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.