23. Hukuk Dairesi 2013/4289 E. , 2013/5859 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl dosyada şikayetçi vekili, müvekkilinin ... .... ... Müdürlüğü"nün 2008/1064 ve 2008/918 Esas sayılı dosyaları ile takibe giriştiği alacaklarına, şikayet olunanın önceki (....05.2008 tarihli) sıra cetvelinde pay verilen ... .... ... Müdürlüğü"nün 2007/6957 Esas sayılı dosyasındaki alacağının gerçek bir alacak olmadığından bahisle açılan davanın, aynı gerekçelerle ve aynı alacağa yönelik açılan davadan önce kesinleştiği gerekçesiyle, ....03.2012 tarihli sıra cetvelinde pay ayrılmadığını, ancak birden fazla alacaklının ayrı ayrı açtığı davalarda alacağın gerçek bir alacak olmadığı gerekçesiyle kabulleri halinde davayı kazanlar arasında garame yapılması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir.
Birleşen dosyada şikayetçi temlik alacaklısı ... Varlık Yönetim A.Ş. vekili, müvekkilinin ... Bank A.Ş."den alacağı temlik aldığını, ... .... ... Müdürlüğü"nün 2007/6957 Esas sayılı dosyasında düzenlenen ....05.2008 tarihli sıra cetveline itiraz edildiğini ve ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/81 Esas ve 2010/576 Karar sayılı ilamı ile sıra cetvelinde davalı ayrılan payın davacıya ödenmesine karar verildiğini, bu şekilde muvazaa iddiasına dayalı davalar üzerine yeni düzenlenecek sıra cetvelinde garame yapılmasının gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir.
Asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekili, şikayetlerin reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2008/479 Esas, 2009/785 Karar ve ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2008/442 Esas, 2009/838 Karar ve ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/81 Esas, 2010/576 Karar sayılı ilamlarıyla ... .... ... Müdürlüğü"nün 2007/6957 sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde davalı ...."a ayrılan sıra ve payın davacı ... ... A.Ş.,...... ve temlik alacaklısı ... Varlık A.Ş. yönünden iptaline karar verildiğinden ihale bedelinin, ... .... ... Müdürlüğü"nün 2008/1999, ... .... ... Müdürlüğü"nün 2008/1064 ve ... .... ... Müdürlüğü"nün 2008/2269 Esas sayılı takip dosyaları alacaklılar arasında İİK"nın 100 madde koşulları aranmaksızın garameten paylaştırması gerektiği sonucuna varılarak, şikayetçilerin şikayetinin kabulüne, ... .... ... Müdürlüğü"nün 2008/1999 Esas sayılı takip dosyasında yapılan ....03.2012 tarihli işlemin iptaline karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekili temyiz etmiştir.
Şikayet, sıra cetvelindeki bir alacağın gerçek bir alacak olmadığı iddiasına dayalı olarak açılan birden fazla davanın kabulü halinde, davacılar arasında yapılacak paylaşıma ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde; ....05.2008 tarihli sıra cetvelinde şikayet olunan ... Bank A.Ş."nin alacağı ..., birleşen dosyanın şikayetçisi temlik alacaklısı ... Varlık A.Ş."nin alacağı ... ve asıl dosyanın şikayetçisi ... ... A.Ş."nin alacakları ... ile .... sıralarda iken, .... sıradaki dava dışı alacaklı ..."a karşı alacağın gerçek bir alacak olmadığı gerekçesiyle ... Bank A.Ş., ... Varlık A.Ş. ve...... A.Ş."nin açtığı davalarda sırasıyla ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2008/479 Esas, 2009/785 Karar, ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/81 Esas, 2010/576 Karar, ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2008/442 Esas, 2009/838 Karar sayılı kesinleşen ilamlarıyla "....05.2008 tarihli sıra cetvelinde davalı adına ayrılan payın, davacı yönünden iptaline" karar verilmiştir. ....03.2012 tarihli sıra cetvelini düzenleyen ... .... ... Müdürlüğü"nce şikayetçiler ile şikayet olunanlar arasındaki sıranın belirlenmesinde açılan davalardan kesinleşme tarihi önce olana öncelik verilerek, hataya düşülmüştür. Kendi alacağından önceki alacağın gerçek alacak olmadığını ileri süren alacaklıya sıra cetveli tebliğinin geç yapılması, yargılamanın farklı sebeplerle uzaması ve benzeri sebeplerle dava açan alacaklıların davalarının farklı tarihlerde kesinleşmesinin mümkün olmasına göre ... Müdürlüğü"nce alınan ölçüt adaleti sağlayıcı değildir. Şöyle ki; sıra cetveline yönelik şikayetlerde ... Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve ... müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için ... müdürüne talimat vermesi (İİK. m..../I) gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir.
Somut olayda olduğu gibi haciz yolu ile takiplerde kıyasen uygulanması gereken İİK"nın 235/.... maddesi uyarınca alacağın esas ve miktarına yönelik sıra cetveline itiraz davalarının kabulü halinde ise davanın taraflarının sırasının değiştirilmesine karar verilemeyeceğinden, mahkemece sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın yargılama giderleri dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının karşılanmasının tahsisine, artan kısmın davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekir
Birden fazla alacaklının aynı davalıya karşı sıra cetveline itiraz davası açmaları halinde veya bir alacaklı tarafından birden fazla alacaklıya karşı dava açılması halinde davanın sonucundan kimler ne şekilde yararlanacaklardır?
Dava birden fazla alacaklı tarafından açılır ve kabul edilirse; davacı alacaklılar sıra cetveline göre davalı alacaklıya isabet eden paydan alacaklarını temin edeceklerdir. Bu tutar davacı alacaklıların sıra cetveline göre istifade edebilecekleri alacak tutarı ile yargılama giderlerinden ibarettir. Artan para olursa davalıya bırakılacaktır. Ancak davalı alacaklıya isabet eden pay tutarı davacı alacaklıların alacaklarını karşılamaya yetmezse burada yine bir paylaştırma sorunu ortaya çıkacaktır. Davalı alacaklının payı; davacı alacaklıların sıra cetvelinde sahip oldukları sıraya göre veya aynı sırada varsayılarak garame yöntemiyle alacakları oranında veya yalın şekilde eşit olarak dağıtılabilir. Ancak hangi yöntem kabul edilirse edilsin paylaştırmada davacı alacaklılar tamamen tatmin edilmedikçe -artan para olmadıkça- davalı alacaklıya verilmeyecektir. Davacı alacaklıların hepsi sıra cetvelinde aynı sırada bulunuyorsa, dava sonucu elde edilen kazanç alacakları oranında davacılar arasında
dağıtılır. Davacı alacaklılar değişik sıralarda yer alıyorlarsa, iflasta kayıt terkini davaları yönünden İsviçre Mahkeme İçtihatları ve doktrini, İsv. İİK m. 260, f. ..."yi (İİK m. 245, c. ...) kıyasen uygulayarak dağıtımın davacı alacaklıların alacaklarının sıra cetvelindeki sıralarına göre yapılacağını; bir üst sıradaki davacı alacağını ve dava masraflarını tamamen almadıkça, ondan sonra gelen davacı alacaklılara -dava masrafları da dahil olmak üzere- bir şey verilmeyeceğini belirtmektedir.
Dairemizin uygulaması ise, davacı alacaklılar aynı sırada kabul edilip, garame yöntemiyle (alacakları oranında) pay almaları şeklindedir.
Zira, İİK’nın 235. maddesinin .... fıkrasında; "Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde - sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde - itiraz edene verilir." hükmü kabul edilmiştir. Kanunun bu hükmü İİK’nın 142. maddesi uyarınca açılan sıra cetveline itiraz davasında kıyasen uygulanabilir. Madde metnindeki davanın kazanılması halinde elde edilen kazancın "sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir." şeklinde ifade "dava hâsılatının davacı alacaklılar arasında garameten paylaşılacağı" şeklinde yorumlamaya uygundur. Bu yorum tarzı adil bir sonuca ulaşılması bakımından tercih edilebileceği gibi, davacılar arasında paylaştırmaya konu tutarın elde edilmesi şekliyle de izah olunabilir. Kanun sıra gözetmeksizin bütün alacaklıların sıra cetveline itiraz davası açabileceğini öngördüğüne göre, burada davalının alacak ve miktarına karşı koymak, yanı itiraz eden davacı alacaklı olmak dava hasılatından pay almak için gerekli ve yeterlidir. Kanun davacıların sırası konusunda bir ayırım ve yollama yapmadığına göre, davacıların eşit haklara sahip olduğu kabul edilmeli ve bu eşitlik "aynı sırada" oldukları şeklinde anlaşılmalıdır. Aksi halde imtiyazlı alacaklıların da yer aldığı bir sıra cetvelinde, adi alacaklılar kendilerine nasılsa bir yararı olmayacak bir itiraz davası açmaya pek hevesli olmayacaklardır. Bu da borçlunun danışıklı işlemlerinin hedefine ulaşmasındaki yolların açık tutulması anlamına gelir ki, Kanun koyucunun böyle bir amacı izlediği düşünülemez. Mahkemece de ... .... Hukuk Dairesi"nin ......2002 tarih ve 2061 E, 6549 K; ......2004 tarih ve 9812 E, 13399 K; 09...2009 tarih ve 11137 E, 11474 K sayılı ilamlarında ve Dairemiz uygulamalarında benimsenen bu yönteme uygun olarak sonuca varılmıştır.
Bu açıklamalara ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan ... Mahkemesi kararının İİK’nın 366.maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.