13. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/291 Karar No: 2020/3844 Karar Tarihi: 20.05.2020
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/291 Esas 2020/3844 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kullandığı konut kredisi borcunun faizlerinin düşmesi nedeniyle yapılandırma başvurusu yapmış ancak talebinin reddedilmesi sonucu davalı bankaya karşı 4.000 TL'lik tazminat davası açmıştır. İlk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi davayı reddetmiş, davacı da karara itiraz etmiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, davacının itirazını reddetmiştir. Dosya incelendiğinde ise mahkemenin hukuk kurallarının uygulanmasında bir yanlışlık yapılmadığı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, davacının temyiz istemi reddedilmiştir. Kararda, Türk Borçlar Kanunu ve Ticari İşlemlerde Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun maddelerinden bahsedilmemiştir.
13. Hukuk Dairesi 2018/291 E. , 2020/3844 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla ... 2. Tüketici Mahkemesince 2017/234 esas 2017/782 karar sayılı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi"nin 2017/2571-2017/2625 karar sayılı kararının süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, konut kredisi faizlerinin düşmesinden dolayı davalı bankaya 07.03.2017 tarihinde, 2016 yılı Mayıs ayında kullandığı 232.500,00 TL"lik konut kredisi hakkında yaptığı yapılandırma başvurusunun yerine getirilmediğini ve bunun ayıplı hizmet olduğunu belirterek 07.03.2017 tarihli güncel konut kredisi faiz oranlarından konut kredisinin yapılandırılmasına, iş bu taleplerinin reddedilmesi halinde TKHK madde 15/1 son cümlenin yollamasıyla Türk Borçlar Kanunu uyarınca uğradıkları zararının şimdilik 4.000,00 TL"lik kısmının dava tarihinden itibaren işleyecek yasa faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş; davacının istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi tarafından da esastan reddedilmiş; davacı son olarak temyiz talebinde bulunmuştur. Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin bu karara yönelik temyiz itirazlarının reddiyle kararın onanması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. madddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 20/05/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.