19. Hukuk Dairesi 2018/206 E. , 2019/3973 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine ,gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacının bankadaki hesabından vekalet süresi sona eren dolayısıyla para çekme yetkisi olmayan dava dışı ..."a ödeme yapıldığını, ödenen bedelin tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının dava dışı 3. kişiye verdiği vekaletin geçerli olduğu tarihin geçmesine rağmen hesabından ödeme yapıldığı, bilirkişi raporu ile alacak miktarının tespit edildiği, takipten önce davalı temerrüte düşürülmediğinden işlemiş faiz talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 35.036,00 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dairemizce davacının dava dilekçesinin netice talebinde davalının takibe itirazının iptaline ve alacağın tahsiline karar verilmesi istenerek çelişkili beyanda bulunulduğu, her iki talebin hukuki sonuçlarının ayrı olduğu, bu durumda mahkemece, HMK.nun 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde, davacı tarafa talebi açıklattırılarak, şayet talep alacağın tahsiline ilişkin ise hükmün buna uygun kurulması, şayet talep itirazın iptali ise itirazın iptali davasının yetkili icra müdürlüğünde takip yapılmış olması ve süresi içerisinde ödeme emrine itiraz edilmiş olmasına ilişkin dava şartları kapsamında ödeme emrine itirazın süresinde olup olmadığı ile davalının dava konusu icra takibindeki icra müdürlüğünün yetkisine itirazı üzerinde durulup hüküm yerinde tartışılarak talebe uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma sonrası mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı talebinin itirazın iptali yönünde olduğu,ayrıca icra takibine konu asıl alacağın ... Şubesi"nden çekildiği, genel yetkili mahkeme 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihteki davalı gerçek veya tüzel kişinin yerleşim yeri olduğu ve HMK’nın 14. maddesi gereğince bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkili bulunduğundan mahkemelerinin davaya bakmakta yetkili olduğu, davayı temsile yetkili olmayan kişilere bir kısım ödeme yapıldığı, bu ödemelere icazet verilmediği için temsil olunanı bağlamadığı, alacağın likit olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, ... İcra Müdürlüğü"nün ... esas sayılı dosyası üzerinden davacı alacaklı ... tarafından davalı borçlu ... Şubesi aleyhine yürütülen İcra takibine itirazın iptaline, 35.036,00 TL asıl alacak bedeli üzerinden takibin devamına, asıl alacak üzerinden icra takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra inkar tazimnatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yetkili icra dairesinin Pervari İcra Müdürlüğü olduğuna karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmuş ve bozma doğrultusunda davacı vekiline açıklama yaptırılarak davanın itirazın iptali davası olduğu saptanmış ise de; itirazın iptali davalarının dava şartı olan yetkili bir icra müdürlüğünde takip yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmamıştır.
Davalı icra takibinde icra dairesinin yetkisine ve ayrıca mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Bu durumda öncelikle icra dairesine yapılan yetki itirazının yerinde olup olmadığının incelenmesi gerekir. Nitekim mahkemece yetkili icra müdürlüğünün Pervari İcra Müdürlüğü olduğu saptanmıştır. Bu durumda dava konusu icra takibinin yetkisiz Siirt İcra Müdürlüğü"nde yapıldığı gözetilerek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamış ve yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 21/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.