9. Hukuk Dairesi 2014/14011 E. , 2015/13149 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile izin ücreti, asgari geçim indirim alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı ....a ait ...de alt işveren işçisi ve temizlik görevlisi olarak çalışırken emeklilik nedeniyle akdi feshettiğini iddia ederek, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, asıl işveren olmadıklarından husumet ehliyetlerinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı ...vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ...’nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin, işçi tarafından, yaşlılık aylığı tahsisi amacıyla feshedilip feshedilmediği ve buna göre kıdem tazminatı hakkının doğup doğmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 120 nci maddesi yollamasıyla, hâlen yürürlükte olan 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla ayrılması hâlinde, kıdem tazminatına hak kazanılabileceği hükme bağlanmıştır. O hâlde anılan hüküm uyarınca, fesih bildiriminde bulunulabilmesi için işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödemeye hak kazanmış olması şarttır. Bundan başka işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa bahsi geçen işlemler için başvurması ve bu yöndeki yazıyı işverene bildirmesi gerekir. Böylece işçinin yaşlılık, emeklilik, mamullük ve toptan ödeme yönlerinden bağlı bulunduğu mevzuata göre hak kazanıp kazanmadığı denetlenmiş olur. Öte yandan işçinin, sosyal güvenlik anlamında bu hakkı kazanmasının ardından, ilgili kurum ya da sandığa başvurmaksızın kıdem tazminatı talebiyle işyerinden ayrılması ve bu yolla hakkın kötüye kullanılmasının önüne geçilmiş olur. İşçi tarafından bağlı bulunduğu kurum ya da sandıktan tahsise ya da tahsis yapılabileceğine dair yazının işverene bildirildiği anda işverenin kıdem tazminatı ödeme yükümü doğar. Faiz başlangıcında da bu tarih esas alınmalıdır.
4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalışanların kıdem tazminatı alacağına en yüksek mevduat faizi oranında faiz uygulanır. Faiz başlangıcı ise, fesih ile sona ermede fesih tarihi, emeklilik nedeniyle sona ermede yaşlılık aylığı tahsis belgesinin işverene verildiği tarih, eğer böyle bir bildirim yoksa dava tarihidir. 5953 sayılı Basın İş Kanunu ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu kapsamında çalışanların kıdem tazminatı alacaklarına ise, temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanır.
Somut olayda davacı, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında, davalı ...a ait ...de belirsiz süreli iş sözleşmesi ile alt işveren işçisi ve temizlik görevlisi olarak 10.11.1998’de çalışmaya başlamış, 11.05.2008 günü sözleşmeyi emeklilik gerekçesiyle feshetmiş, kendisine yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Davacının, yaşlılık aylığı bağlanmasına dair belgeyi işverene verdiğine dair dosyada somut bir delil bulunmamaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalışan ve belirsiz süreli sözleşmesini emeklilik nedeniyle fesheden davacının, yaşlılık aylığının bağlandığına ilişkin belgeyi işverene verdiğine dair dosyada somut bir delil bulunmadığından, mahkemece, kıdem tazminatı faizinin dava tarihi yerine fesih tarihinden itibaren başlatılması, yine 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesine göre harçtan muaf olan davalı Bakanlığın yargılama giderlerine harç katılarak harçtan sorumlu tutulması hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı yasanın geçici 3/2 maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Kararının hüküm kısmının birinci ve beşinci bentlerinin çıkartılarak yerine;
“1- 7.135,21 TL brüt kıdem tazminatının, dava tarihi olan 22.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5- 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesine göre davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan davacının yaptığı harçlar dışındaki toplam 354,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine” bentlerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.