19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9389 Karar No: 2021/365 Karar Tarihi: 21.01.2021
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/9389 Esas 2021/365 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/9389 E. , 2021/365 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi ŞİKAYETÇİ : Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, 2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilirken anılan maddenin "1-c" bendindeki hak yoksunluklarının sanığın alt soyu haricindekiler bakımından uygulanmamasına yol açacak şekilde hüküm kurulması ve 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 3- Suç tarihi ve suça konu eşyanın niteliği itibarıyla uygulanması gereken 5607 Sayılı Kanun kapsamında TAPDK’nin davaya katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeksizin davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi, 4- Suça konu eşyanın nakil aracının ağırlıklı bölümünü oluşturması ve nakil aracının değeri ile suça konu eşyanın değeri karşılaştırıldığında aracın müsaderesinin hakkaniyete de aykırı olmayacağı dosya kapsamından anlaşılmakla malen sorumlu dinlenilerek, suç tarihi ve öncesinde aracın fiilen kim tarafından kullanıldığı, araç plakası üzerinden trafik ceza tutanağı düzenlenip düzenlenmediği, düzenlenmişse kim adına düzenlendiği araştırılarak iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olup olmadığının tespit ve tayini gerekirken dinlenmeksizin iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olacağı kabul edilerek eksik kovuşturma ile nakil aracının müsaderesine yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN tebliğnameye aykırı olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.