3. Hukuk Dairesi 2017/2064 E. , 2017/7056 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili birleşen davalardaki dava dilekçelerinde; ödenmeyen kira alacakları ve muacceliyet koşulu ile dönem sonuna kadar olan kira alacaklarının tahsili için davalı hakkında icra takipleri başlattıklarını, davalının icra takiplerine haksız itiraz ettiğini belirterek .... 1. İcra Müdürlüğü" ün 2010/9384 Esas, .... 4. İcra Müdürlüğü" nün 2011/298 Esas, 2011/2401 Esas, 2011/2402 Esas sayılı icra dosyalarına yapılan itirazın iptalini istemiştir.
Davalı vekili dilekçelerinde, davacı tarafa kira borçlarının bulunmadığını, sözleşmeden sonra imzalanan protokol ile kira bedellerini ödeme yükümlülüğünün yeni kurulacak şirkete yüklendiğini, taşınmazı 22.04.2011 tarihinde tahliye ettiklerini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Dava doyalarının taraflar arasında görülen başka doyadan tefrik edilmiş olması nedeniyle asıl dava dosyasının bulunmadığı anlaşılmış, Mahkemece birleşen .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi" nin 2011/111 Esas ve 2011/112 Esas sayılı davaları yönünden davanın kabulü ile itirazların iptaline, birleşen 2011/129/esas ve 2011/130 esas sayılı davalar yönünden davaların kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin birleşen davalardan .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi" nin 2011/111 Esas, 2011/112 Esas ve 2011/129 Esas sayılı davaya yönelik temyiz itirazları yerinde bulunmadığından bu davaya yönelik hükmün ONANMASINA,
2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin birleşen .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi" nin 2011/130 Esas sayılı davasında sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
3- Davalı vekilinin .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi" nin 2011/130 Esas sayılı davasındaki verilen hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;
Davacı alacaklı 24.03.2010 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesinde dayanarak .... 4. icra Müdürlüğü" nün 2011/2402 esas sayılı icra dosyası ile 28.03.2011 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2011 yılı Şubat, Mart ayları ile muacceliyet koşulu gereğince 2015 yılı Mart ayı dahil olmak üzere toplam 500.000 TL asıl alacağın tahsilini istemiştir. Davalı borçlu süresinde protokol hükümleri uyarınca kira bedellerinden sorumlu olmadıklarından dolayı tüm borca itiraz etmiştir.
Kira sözleşmesinin 3. maddesi ile herhangi bir ayın kirası zamanında ödenmediği takdirde diğer aylara ait kira bedellerinin tahsili gerekeceği kararlaştırılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın tahliye tarihi olarak yeni şirketin faaliyete geçtiği 06.10.2011 tarihi belirlenmiş, bu tarihe kadar ödenmeyen kira bedelinin 247 gün olarak aylık 10.000 TL den 81.205 TL olduğu, erken tahliye nedeniyle de 6 aylık makul süre kira alacağının ise 60.000 TL olduğu gerekçesiyle 141.205 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline karar verilmiştir.
Kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 346.maddesinde; kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76"ncı, faize ilişkin 88"nci, temerrüt faizine ilişkin 120"nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138"nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.
Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK.nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre; kiracının Türk Ticaret Kanunun"da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354"ncü maddelerinin 01.07.2012 tarihinden itibaren sekiz yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir.
Tacir olan davalı kiracı için TBK"nun 346. maddesi uygulanması ertelenmiş olmakla, 24.03.2010 tarihli sözleşmesinin 3. maddesi ile kararlaştırılan muaccceliyet koşulu geçerli olup, tarafları bağlar. Yine davalı, davacı ve dava dışı Savaş Mertoğlu arasında imzalanan 26.03.2010 tarihli protokolün 3/E maddesi uyarınca aylık kira bedelinin akaryakıt istasyonu faaliyete geçtikten sonra 10.000 TL olacağı kararlaştırılmış olup, sözleşme ve protokol hükümleri uyarınca aylık kira bedelinin 10.000 TL olarak istenmesinde usulsüzlük bulunmamaktadır.
Davacı .... 4. icra Müdürlüğü" nün 2011/2402 esas sayılı icra dosyası ile 28.03.2011 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2011 yılı Şubat, Mart ayları ile muacceliyet koşulu gereğince 2015 yılı Mart ayı dahil olmak üzere toplam 500.000 TL alacağın tahsilini istemiş ise de, ne var ki, davalı kiracının kiralananı daha önce tahliye ettiğini kanıtlayamadığından 06.10.2011 tarihine kadar kiralananı kullandığı kabul edilmiştir. Kiralanan 06.10.2011 tarihinde dava dışı başka bir şirkete kiraya verilerek şirketin akaryakıt istasyonunda faaliyete başladığı anlaşılmaktadır. Bu durumda erken tahliye nedeniyle makul süre kira alacağı hesaplanmasına gerek bulunmamakta olup, mahkemece kiralananın tahliye edildiği ve yeniden kiraya verildiği tarih olarak kabul edilen 06.10.2011 tarihine kadar olan kira alacağının hesaplanması, davalının bu aylara ilişkin ödemesi varsa bunun alacak miktarından düşülmesi sonucuna göre davacının takip alacağı hakkında bir karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak makul süre kira alacağı tespit eden hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi" nin 2011/111 Esas, 2011/112 Esas ve 2011/129 Esas sayılı dosyalarına yönelik hükmün ONANMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle .... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi" nin 2011/130 Esas sayılı dosyası yönünden hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.