Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 1998-2002 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava 01.02.1998-31.03.2002 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen kuruma kayıt ve tescil edilmeyen hizmetlerin tespiti istemine ilişkindir. Bu yönü ile davanın yasal dayanağı belirgin olarak 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesidir. Anılan maddede; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar çalıştıklarını hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilecekleri öngörülmüştür. Somut olayda, davacının hizmetinin geçtiği yılın sonu 31.12.2002 yılıdır. Dava ise 25.05.2007 tarihinde açılmıştır. Hal böyle olunca maddede öngörülen hak düşürücü sürenin somut olayda gerçekleşmediği açık seçiktir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle, maddenin açıklığı karşısında nedenleri ve dayanakları gösterilmeden dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık sürenin dava konusu yapılabileceğinin öncesinin hak düşürücü süreye uğradığından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.