1. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1670 Karar No: 2020/2126 Karar Tarihi: 30.09.2020
Nitelikli öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2020/1670 Esas 2020/2126 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, eşi maktulü nitelikli kasten öldürme suçundan suçlu bulunarak 15 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Sanık müdafii ve katılan kurum vekili tarafından temyiz edildi. Hem sanık müdafii hem de katılan Bakanlık vekili, ceza miktarı, tahrik indirimi, takdiri indirim gibi konularda itirazda bulundular. Ancak, mahkeme, haksız tahrik nedeniyle en fazla 24 yıl hapis cezası öngören TCK'nin 29. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza yerine 19 yıl hapis cezasına hükmettiği için karar bozuldu. Kararda, TCK'nin 82/1-d, 29, 62, 53/1-2-3 ve 63. maddelerine atıfta bulunuldu.
1. Ceza Dairesi 2020/1670 E. , 2020/2126 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli öldürme HÜKÜM : TCK"nin 82/1-d, 29, 62, 53/1-2-3, 63 maddeleri uyarınca 15 yıl 10 ay hapis cezası. TEMYİZ EDENLER : Sanık müdafii, katılan Kurum vekili.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’ın eşi maktul ...’yi nitelikli kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş; bozma üzerine verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin ceza miktarına, tahrik indiriminin fazla olması gerektiğine, katılan Bakanlık vekilinin takdiri indirime ve sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Haksız tahrik nedeniyle 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası öngören TCK"nin 29. maddesi ile uygulama yapıldığı sırada alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza yerine, bozma ilamına uyulduğunun bildirilmesine karşın, haksız tahrikin derecesinde yanılgıya düşülerek, bozma ilamını da etkisiz kılacak şekilde alt sınıra yakın 19 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, katılan Bakanlık vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 30/09/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.