Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/6446
Karar No: 2011/4916

Kasten adam öldürmeye teşebbüs - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2011/6446 Esas 2011/4916 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2011/6446 E.  ,  2011/4916 K.

    "İçtihat Metni"

    Y A R G I T A Y İ L A M I
    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
    TEBLİĞNAME : 1-B/2011/203575
    MAHKEMESİ : Bolu Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO :07/08/1986 - 1986/78-104
    SUÇ :Kasten adam öldürmeye teşebbüs


    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 16.05.2011 tarih 2011/6193/27797 sayılı talebine istinaden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.06.2011 tarih 2011/203575 sayılı talepnamesi ile;
    Kasten adam öldürmeye teşebbüs suçundan sanık İ.. T.."in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 448, 251, 62, 51/1, 59, 81/1-3-4, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanun"un 326/son maddeleri gereğince 10 sene ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bolu Ağır Ceza Mahkemesinin 07/08/1986 tarihli ve 1986/78-104 sayılı kararını müteakip, sanığın arşiv kaydının silinmesi talebi üzerine, arşiv kaydının mülga 3682 sayılı Adli Sicil Kanunu"nun 8/b maddesi gereğince silinmesine ilişkin aynı Mahkemenin 01/04/2010 talihli ve 2010/347 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Düzce Ağır Ceza Mahkemesinin 02/12/2010 tarihli ve 2010/1 143 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendiğinde.
    5352 sayılı Adli Sicil Kanunu"nun geçici 2. maddesi 2. fıkrasında "Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanun"un 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak, Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç ve mahkumiyetler dışındaki kayıtlar için ilgilinin, Cumhuriyet başsavcılığının veya Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince arşiv kaydının silinmesine karar verilir." şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın eyleminin Anayasanın 76. maddesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanun"un 48. maddesi kapsamında kaldığı, 5352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca mahkumiyet hükmünün arşiv kaydından çıkarılmasının mümkün olmadığı cihetle, İtirazın kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden,
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunmuştur.

    T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

    I- Olay:
    Hükümlü İ.. T.. 765 sayılı TCK.nun 448, 251, 62, 51/1, 59, 81/1-3-4. maddeleri uyarınca almış olduğu 10 yıl ağır hapis cezasını infaz ederek 19.09.1994 tarihinde bihakkın tahliyeye hak kazandığı, hükümlünün Adli Sicildeki mahkumiyet hükmünün silinmesi talebi üzerine, Bolu Ağır Ceza Mahkemesinin 01.04.2010 tarih 2010/347 değişik iş sayılı kararıyla 3682 sayılı Adli Sicil Kanununun 8 b maddesi uyarınca Adli Sicil arşiv kaydının silinmesine karar verilmiştir. Bu karar hükümlüye tebliğ edilmiş olup süresi içinde yasal yollara başvurulmadığı gerekçesiyle 28.04.2010 tarihinde kesinleştiği şerh verilmiştir. Silinme kararı tali karar fişi düzenlenerek Adalet Bakanlığı Adli Sicil Genel Müdürlüğüne 13.08.2010 tarihinde tevdi edilmiştir. Talep üzerine karar Bolu Cumhuriyet Başsavcılığına 22.09.2010 tarihinde gönderilmiştir. Bolu Cumhuriyet Başsavcılığınca karara karşı 23.09.2010 tarihinde Kanun Yararına Bozma talebinde bulunulmuştur. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü Bolu Ağır Ceza Mahkemesinin kararında başvurulabilecek kanun yolu süresi, sürenin ne zaman başlayacağı mercii, başvuru şeklinin bu kararda gösterilmediği bu nedenle hükmün kesinleşmediği gerekçe gösterilerek Kanun Yararına Bozma talebinde bulunmayarak evrakı geri çevirmiştir.
    Bolu Cumhuriyet Başsavcılığınca bu kez itiraz kanun yoluna başvurulduğu ancak, itiraz mercii olan Düzce Ağır Ceza Mahkemesinin 02.12.2010 tarih 2010/1143 değişik iş sayılı kararıyla itiraz süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
    II- Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
    10 yıl ağır hapis cezasına mahkum olup, cezasını tamamen infaz eden hükümlünün bu mahkumiyet hükmünün adli sicil kaydından çıkarılıp çıkarılmayacağına ilişkindir.
    III- Hukuksal Değerlendirme:
    01.06.2005 tarihinde yürürlükten kaldırılan 3682 sayılı Adli Sicil Kanununun 4778 sayılı Yasayla değişik 8b maddesi gereğince 5 yıl veya daha fazla ağır hapis veya hapis cezalarının, cezanın tamamen infazından sonraki 10 yıl iyi halli olarak geçirilmesi halinde Adli Sicil Kaydının silinebileceği hükme bağlanmıştır.
    1 Haziran 2005 tarihinde 5352 sayılı Adli Sicil Yasası yürürlüğe girmiştir. Adli Sicildeki mahkumiyet hükümlerini silinmesi hususunda bu yasasının geçici maddelerinde düzenleme yapılmış olup;
    5352 sayılı Adli Sicil Yasasının Geçici 2. maddesinde;
    "(1) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce toplanmış olsun veya olmasın, suç tarihi itibarıyla bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanuna göre süre yönünden silinme koşulu oluşanlar silinir; diğer kayıtlar için bu Kanun hükümlerine göre işlem yapılır. Anayasanın 76 ncı maddesi ile özel kanun hükümleri saklıdır.
    (2) Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak, Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç ve mahkumiyetler dışındaki kayıtlar için ilgilinin, Cumhuriyet Başsavcılığının veya Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince arşiv kaydının silinmesine karar verilir." denilmektedir.
    Geçici 2. maddenin 2. fıkrasındaki düzenlemeye göre, 1 Haziran 2005 tarihinden önce işlenen suçlara ilişkin bilgilerden adli sicil arşivine alınanların silinmesine karar verme yetkisi münhasıran mahkemeye aittir. Bu hükme göre mahkemeler, 3682 sayılı Yasa"nın 8. maddesinde öngörülen süreler dolmuşsa veya ertelenmiş hükmün esasen vaki olmamış sayılması koşullar oluşmuşsa, adli sicil bilgilerinin arşivden silinmesine karar verebilecektir.
    Öte yandan, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın milletvekili seçilme yeterliliğini düzenleyen 76. maddesinin ikinci fıkrasında, "taksirli suçlar hariç toplam bir yıl veya daha fazla hapis ile ağır hapis cezasına hüküm giymiş olanlar; zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlarla, kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle hüküm giymiş olanlar"ın, afta uğramış olsalar bile milletvekili seçilemeyecekleri hükme bağlanmıştır.
    Bunun gibi çeşitli özel yasalarda,
    Örneğin; 657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 48., 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Yasasının 8/h, 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 5/a, 1512 sayılı Noterlik Yasasının 7.,7397 sayılı Sigorta Murakabe Yasasının 2/b, 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Yasasının 4/d, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Yasanın 10/d maddelerinde, afta uğramış olsa bile, belirli suçlardan mahkumiyet, bazı görevlere getirilmeye ve bir kısım hakları kullanmaya engel olarak kabul edilmiştir. Bu mahkumiyetlerinin adli sicil arşivinde muhafazası ve istendiğinde ilgili kurumlara bildirilmesi gerekmektedir.
    İşte bu nedenledir ki, 5352 sayılı Adli Sicil Yasasının Geçici 2. maddesinde, Anayasa"nın 76. maddesinde veya bazı özel yasalarda sayılan ve "afta uğramış olsa dahi" bazı görevleri üstlenmeyi veya bazı hakları kullanmayı engelleyen suç ve mahkumiyetlerin adli sicil arşivinden silinemeyecekleri kabul edilmiştir.
    Bu yasal düzenleme karşısında hükümlünün 1 yıldan fazla mahkumiyet hükmü bulunduğundan bu kaydın Adli Sicil Arşivinden çıkarılmasına yasal olanak bulunmamaktadır.
    Her ne kadar Düzce Ağır Ceza Mahkemesince CMK.nun 268 maddesi gereğince 7 günlük süre içinde Bolu Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz edilmediği gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş ise de; CMK.nun 38/1 maddesinde “ Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan tebliğat, tebliğ gereken evrakın aslının verilmesi suretiyle olur.
    Tebliğ ile bir süre işlemeye başlıyorsa verildiği gün Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından evrakın aslına yazılır” hükmü gereğince itiraz süresinin başlaması için Bolu Ağır Ceza Mahkemesinin itiraza konu kararının aslına Cumhuriyet Savcılığı tarafından alındı şerhinin verilmesi gerekli iken karara bu şerhin verilmediği bu nedenle itirazın süresi içinde olduğundan işin esasının incelenmesi gerekirken süre yönünden reddi yasaya aykırı görülmüştür.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, hükümlünün 10 yıl süreli ağır hapis cezasına mahkumiyetinin TC. Anayasası’nın 76. maddesi, 5352 sayılı Yasanın geçici 2. maddesi gereğince Adli Sicil Arşivinden silinme olanağı bulunmadığından, itirazın kabulü yerine redde ilişkin Düzce Ağır Ceza Mahkemesinin 02.12.2010 tarih ve 2010/1143 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK.nun 309.maddesi uyarınca (BOZULMASINA), diğer işlemlerin yapılabilmesi için Dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildiği:




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi