13. Ceza Dairesi 2016/1935 E. , 2016/6393 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 29.09.2007 yerine 16.07.2008 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
... Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanıklar ... ... ve ... ..."ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmünlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Sanıkların katılan ... yönelik yaralama eylemleri sırasında katılanın, başedemeyeceğini anlayıp korkup kaçarak balkondan düştüğü ve bu kez kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmış olduğunun anlaşılması karşısında, sanıkların bahse konu eylemlerinde nitelikli yaralama suçuna ait unsurun gerçekleşebileceğini öngörmelerine rağmen fiili işlemiş olduklarının anlaşılması karşısında, eylemlerine uyan TCK"nın 21/2. maddesi uyarınca olası kasıt hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2)Kabule göre de;
TCK"nın 62. Maddesi ile yapılan uygulama neticesinde sonuç hapis cezasının 1 yıl 10 ay 15 gün yerine 22 ay 15 gün olarak eksik belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanıklar ... ... ve ... ..."ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son. maddesinin gözetilmesine, 11.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.