10. Hukuk Dairesi 2020/4398 E. , 2021/5461 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2019/431-2020/98
İlk Derece
Mahkemesi : Aydın 1. İş Mahkemesi
Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulüyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; cebri icra tehdidi altında kuruma yaptığı ödemeler sebebiyle kuruma borçlu olmadığının tespitiyle, yersiz ödemelerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiziyle kurumdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP
Davalı Kurum vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III- MAHKEME KARARI
A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Davalı ..."nca yapılan işlemlerde hatalı bir duruma rastlanılmadığı, yapılan işlemin yasal olduğu, davacının görevi bıraktığı tarihe kadar olan prim ve diğer kurum alacakları ile ilgili işlem yaptığı, 26.11.2014 tarihinden sonraki AVM’nin borçlarına ilişkin davacıyla ilgili bir işlem yapıldığına dair bir bulgu ve bilgiye dava dosyasında rastlanılmadığı gerekçeleriyle;
“Davanın reddine” karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
“Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; Aydın 1. İş Mahkemesi"nden verilen 07.02.2019 tarih, 2015/401 Esas ve 2019/104 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına,
Davanın kabulüne,
Davacının 1068874.00910-36 sicil unvanlı işyerinin 2010 yılı 1.ayı ile 2014 yılı 1.ayları arası dönemi prim borçları nedeniyle sorumlu bulunmadığının tespiti ile davacı tarafından yersiz ödenen 109.322,58 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacı vekili; faiz talepleri hakkında hüküm kurulmadığı,
Davalı Kurum vekili; davanın 7 günlük hak düşürücü süreden sonra açıldığı, 88. madde gereğince davacının sorumlu olduğu, talep aşılarak karar verildiği gerekçeleriyle kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
1-Davalı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine.
2-Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 381. (HMK’nun 294.) maddesi gereğince mahkeme, hazır olan tarafları iddia ve savunmalarını dinledikten sonra yargılamanın sona erdiğini bildirerek kararını tefhim eder. Kararın tefhimi en az aynı Kanunun 388. (HMK’nun 297.) maddesinde belirtilen hüküm sonucunun tutanağa geçirilerek okunması suretiyle olur.
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388/1-3. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1-c. maddesinde, bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiği açıklanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297. maddesinde :
“(1) Hüküm "Türk Milleti Adına" verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini.
b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini.
c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri.
ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.
d)Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını.
e)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.
(2)Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
İnceleme konusu davada; davacı tarafça yapılan ödemelerin yasal faizleriyle birlikte tahsilinin talep edilmesine rağmen, dava dilekçesindeki bu talep hakkında hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yazılı yasa hükmü gereği, taleplerden her biri hakkında karar verilerek taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğinden, kamu düzeni amacıyla konulmuş, emredici hükümlere aykırı olarak davanın yürütülüp sonuçlandırılması, taleplerin tamamı hakkında hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen karar bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.