11. Hukuk Dairesi 2013/11180 E. , 2014/790 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/04/2012
NUMARASI : 2011/59-2012/55.
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/04/2012 tarih ve 2011/59-2012/55 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı TPE vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tanınmış "DURU" ibareli markaları bulunduğunu, davalının 2009/04050 sayılı “duru abone” ibaresini 35. sınıfda marka olarak tescil başvurusuna yaptıkları itirazın reddedildiğini, oysa başvurunun müvekkiline ait markalar ile ayırt edilmeyecek derecede benzer olduğunu, karışıklığa yol açacağını ve müvekkiline ait markanın tanınmışlığından yararlanılacağını ileri sürerek, YİDK kararının iptalini, markanın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı markaları ile davalı başvurusunun benzer olduğu, taraf markalarının mal/hizmetlerinin 35. sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)” hizmetleri açısından örtüştüğü, ve bu sınıf bakımında iltibas tehlikesinin bulunduğu, davacı markasının 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi anlamında tanınmış marka olduğu, ancak davalı başvurusunun ilişkin olduğu hizmetler açısından, davacının tanınmış markasından haksız yararlanma veya markanın itibarına ya da ayırt edici gücüne zarar verme koşullarının gerçekleşmeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davaya konu TPE YİDK kararının, 35. sınıftaki “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirtilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar vb. diğer yöntemler ile sağlanabilir) hizmetleri açısından iptaline, davaya konu marka henüz tescil edilmediğinden, hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı TPE vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı Türk Patent Enstitüsü vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince: Mahkemece her ne kadar davacıya ait “DURU” markasının tanınmış olduğu kabul edilmekle birlikte 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesindeki koşulların, dava konusu marka başvurusu kapsamındaki 35. sınıfa dahil “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil)Büro hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık hizmetleri (Muhasebecilik hizmetleri dahil). İthalat ihracat acente hizmetleri. Ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.” yönünden gerçekleşmediği gerekçesiyle bu hizmetler hakkında davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı markasının tanınmışlık düzeyi, yüksek reklam gücü dikkate alındığında bahsi geçen mal ve hizmetler yönünden davalının başvurusuna konu markanın davacının markasından haksız yarar sağlayacağı açıktır. Bu nedenle yukarıda sayılan hizmetler yönünden de davanın kabulüne karar vermek gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış kararın bu nedenlerle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Türk Patent Enstitüsü vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPE"den alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.