8. Hukuk Dairesi 2013/17695 E. , 2014/8724 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Tavas İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/02/2013
NUMARASI : 2012/57-2013/5
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Borçlular aleyhine ilama dayanılarak ilamlı takip başlatıldığı, alacaklı asil tarafından dosya borcunun tüm ferileriyle haricen tahsil edildiğine dair düzenlenen ibraname ibraz edilerek takibin infazen işlemden kaldırılması talep edildiği halde, alacaklı vekilince takibe devam edilip hacizlerin yapıldığı belirtilerek borçlular vekilince bu işlemlerin iptali istemiyle şikayette bulunulmuş Mahkemece, takibe devam olunmasında bir usulsüzluk olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
Takip dosyasına sunulan İBRANAMADİR başlıklı ve 27.12.2011 tarihli belgede; "Tavas İcra Müdürlüğü"nün 2011/543 Esas sayılı dosyasından takip çıkışı 25.339,11 TL ve ilave işlemiş faiz ve takip vekalet ücreti alacağımın tamamını aldım. Avukatım Ahmet Baki Sicimli"ye borçlular tarafından ödenmesi gereken dava ve icra vekalet ücretlerini de borçlulardan tahsil etmem nedeniyle bu ücretleri de avukatıma kendim ödeyeceğim. Tavas İcra Müdürlüğü"nün 2011/543 E sayılı dosyası ile ilgili asıl alacak, faiz ve vekalet ücreti olmak üzere borçlulardan hiç bir hak ve alacağım kalmamıştır, borçluları en geniş şekilde ibra ederim. Yukarıdaki beyanların doğru olduğuna paranın ödendiğine ve tarafların birbirlerinden hiç bir hak ve alacakları kalmadığına dair taraflarca düzenlenen iş bu belge şahitler huzurunda okunup içeriği anlaşıldıktan sonra yirmiyedi aralık ikibin onbir tarihinde iki nüsha olarak imza altına alınmıştır. ""YİNE 27.12.2011 tarihli İcra Müdürlüğü zabtında alacaklı asilin imzalı beyanı ile; ""Ben icra takip dosyasındaki alacağımın tamamını, ana para, faiz, mahkeme masrafı, mahkeme vekalet ücreti ve icra vekalet ücreti olmak üzere tamamen aldım. Borçludan hiç bir hak ve alacağım kalmamıştır. Dosyanın harici tahsil harcı alınarak infazen işlemden kaldırılmasını istiyorum"" şeklinde beyanları içerdiği görülmektedir.
6100 sayılı HMK"nun 323. maddesinde avukatlık ücreti, yargılama giderleri arasında sayılmıştır. Aynı Yasa"nın 330. maddesinde de, vekil ile takip edilen davalarda Mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekalet ücreti, taraf lehine hükmedilir, yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin ancak "yargılamanın tarafları" arasında geçerli olur hükmüne yer verilmiştir. Her ne kadar 1136 sayılı Avukatlık Yasası"nın 164/son maddesinde "dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir" düzenlemesi mevcut ise de, hüküm vekil ile müvekkil arasında çıkacak ve iç ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıkları düzenlemek amacıyla öngörülmüştür. (HGK"nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-213 E., 2004/215 K. sayılı kararı). Belirtilen yasal düzenlemeler karşısında taraf lehine yani asil lehine hükmedilen vekalet ücretinden yine asilin feragat etme yetkisinin bulunduğunun kabulü gerekir.
Somut olayda dayanılan ibra belgesi ve icra zabtına geçen ibra beyanı içeriğinde takibe konu ilamda hükmedilen vekalet ücreti ile icra vekalet ücreti alacağının da ödendiği ve bunların asil tarafından vekiline ödeneceğinin de açıkça kabul edildiği anlaşıldığından, bu alacak kalemleri hakkında da takip yapılamaz. Bu durumda İcra Mahkemesi"nce istemin tümden kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi yerine şikayetin reddi yönünden hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK"nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. Maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.