Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/18754 Esas 2020/4275 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ve arkadaşı olan tanık ..."nin aşamalardaki beyanlarında, olay günü alkollü olan müştekinin sanığı bıçakla tehdit etmesi üzerine sanığın müştekiyi evden çıkardığını, birkaç dakika sonra cam kırılma sesi duyduklarını, kontrol etmek için aşağı indiklerinde müştekinin apartman kapısının camına vurduğunu gördüklerini, müştekinin el bileğinin apartman camına vurduğu esnada kesilmiş olabileceğini, sanığın müştekiyi yaralamadığını belirttikleri, 05.09.2012 tarihli olay yeri görgü ve tespit tutanağına göre apartman camının kırılmış olduğu, kırık olan kısmında ve dış kısmındaki kapı demir korkuluklarında kan izlerinin olduğu, ancak apartmanın merdiven boşluğunda kan izlerinin olmadığının belirtildiği, yine mahkemenin beyanlarını hükme esas aldığı müştekinin kız arkadaşı olan tanığın ilk aşamadaki beyanında sanığın müştekiyi yaralamasını görmediğini, hatırlamadığını beyan etmesine göre, müştekinin bileğindeki kesinin ne şekilde meydana geldiği konusundaki hususlar gerekçeli kararda tartışılmadan eksik inceleme ile sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Gerekçeli karar başlığında müşteki ..."nın adı ve soyadının yazılmaması,
Kabule göre de;
3) Müşteki ve tanığın sanığın olayda bıçak kullandığına dair beyanları ile müştekinin alınan doktor raporunda el bileğinde kesi şeklinde yaralanması olduğunun belirtilmesine göre sanığın eylemini 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f.4 maddesine göre silahtan sayılan kesici bir cisim ile gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında sanığın cezasında 5237 sayılı TCK"nin 86/3-e maddesine göre arttırım yapılmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış haklarının dikkate alınmasına, 03.03.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.