3. Hukuk Dairesi 2016/286 E. , 2017/6971 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar-karşı davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar-karşı davalılar vekili, dava dilekçesinde; İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, Yeşilova Mh. 420 ada 10 parselde 4 nolu bağımsız bölüm taşınmazı davalı karşı davacı taraftan satın almak üzere 155.000,00.TL"ye anlaştıklarını; bankadan kredi çekip ödeme yapmak üzereyken, davalının tapuya gelemeyerek evin nasıl olsa kendilerine ait olacağından bahisle eve taşınabileceklerini söylediğini, bunun üzerine davacıların eve taşınarak oturmaya başladıklarını; müvekkillerinin eve taşındığını gören davalının eşi ile birlikte eve gelerek neden eve taşındıklarını sorduğunu, tapuda evin değerinin 10.000,00 TL olduğunu, devir yapıldığında yüklü bir gelir vergisi ödemek zorunda kalacağını, bu nedenle evi satmak istemediğini, şayet gelir vergisine katlanılırsa evi satabileceklerini, aksi takdirde evden çıkmalarını istediği; müvekkillerinin yeni evli olup henüz doğalgaz bile bağlatılmayan evde bir dönem yaşamak zorunda kaldığını, yer yer arkadaşlarında ve otelde kalarak banyo vs ihtiyaçlarını karşıladığını; mevcut durum karşısında evden taşınmak zorunda kalan davacıların bu süreçte yaşamış oldukları elem ve ızdırabın bir nezbe telafisi bakımından her biri için 5.000,00.TL"den 10.000,00.TL manevi tazminata, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00.TL maddi tazminata hükmedilerek, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili dilekçesinde; davacıların iddiasının aksine taşınmaz bedelinin 175.000,00.TL olup, davacıların 150.000,00.TL verebileceklerini söylediğini, bu nedenle anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin davacılara hiçbir zaman ‘ev sizin, eve taşının’ nevinden birşey söylemediğini, evin boş ve sıfır daire olup kapısının da açık bulunması nedeni ile davacıların haksız şekilde taşınmaza yerleştiğini, 2 ay kadar bu taşınmazda yaşadıklarını, davacıların daireden taşındıktan sonra müvekkilinin evi teslim aldığını ve evi kontrol ettiğinde değişik hasarların meydana geldiğini gördüğünü, Küçükçekmece 3 Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/122 D.İş. sayılı dosyasında evdeki hasarların tespit edildiğini belirterek, karşı davanın reddine; 10.000,00.TL manevi tazminat ile, 2.500,00.TL hasar bedeli; 1.368,00.TL işçilik bedeli ve 486,80.TL tespit
avasının masrafları olmak üzere toplam 4.354,80.TL ile taşınmazın değer kaybından kaynaklanabilecek her türlü masraf için (taşınmazın değer kaybı, kira kaybı, haksız işgal tazminatı) şimdilik 1.000,00.TL"nin ve 10.000,00.TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte müştereken müteselsilen davacılar- karşı davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davacılar-karşı davalılar tarafından açılan maddi ve manevi tazminat taleblerine yönelik davanın subut bulmadığından reddine; davalı-karşı davacı tarafından açılan davanın kısmen kabulü ile, 1.725,80.TL maddi tazminatın karşı dava tarihi olan 10/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacılar-karşı davalılardan alınarak davalı-karşı davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı-karşı davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm süresinde davacılar-karşı davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacılar-karşı davalılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2)Davalı karşı davacılar dava açmadan önce delil tespiti yaptırmış ve dava dilekçesinde tespit masraflarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Dosyanın incelenmesinden, karşı dava yönünden kurulan hükümde maddi tazminata ilişkin tespit giderleri de tazminata dâhil edilmiş, faiz uygulanmıştır. Oysa, tespit giderleri yargılama giderlerinden olup yargılama giderleri bölümünde hüküm altına alınması gerekmektedir. Ancak, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün, HUMK.nun 438/7, C2 hükmü ve 6100 sayılı HMK.nun 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacılar-karşı davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde yer alan ‘1.725,80’ rakamının silinerek yerine ‘1.239’ rakamının yazılmasına, hüküm fıkrasının 5. nolu bendinde yer alan ‘Davalı-karşı davacı vekilinin yaptığı diğer yargılama gideri 1.532,40.TL"den davanın red ve kabul durumuna göre hesaplanan 607,29 TL"sinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, kalan masrafın üzerinde bırakılmasına,’ cümlesinin çıkartılarak yerine ‘Davalı-karşı davacı vekilinin yaptığı diğer yargılama gideri 2.019, 20 TL"den davanın red ve kabul durumuna göre hesaplanan 787,48 TL"sinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, kalan masrafın üzerinde bırakılmasına,’ ifadesinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.