19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1681 Karar No: 2019/7798 Karar Tarihi: 02.05.2019
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/1681 Esas 2019/7798 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkum edilmiştir. Temyiz isteği reddedilmiştir çünkü hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa rastlanmamıştır. Ancak, iki nedenle hüküm bozulmuştur. Birincisi, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, Anayasa Mahkemesinin 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu vardır. İkincisi, suça konu gümrük kaçağı eşyaların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt bulunmadığı halde keşif yapılarak, sanığa sebep olmadığı keşif giderinin yükletilmesi hükmü bozmuştur. Hüküm, TCK'nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkranın çıkartılıp, yerine Anayasa Mahkemesi kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ibaresinin yazılması ve yargılama giderine ilişkin bölümün çıkarılarak yerine 16 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun'un 106. maddesinde belirlenen sınırların altında kalması nedeniyle CMK'nun 324/4. maddesi uyarınca kamu üzerinde bırakılmasına ibaresinin yazıl
19. Ceza Dairesi 2019/1681 E. , 2019/7798 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, 1)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 2)Dosya kapsamı ve sanığın ikrarı ile suça konu gümrük kaçağı eşyaların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt bulunmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde keşif yapılarak, sanığa sebep olmadığı keşif giderinin yükletilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca hükümden TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkranın çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresinin ve yargılama giderine ilişkin bölümün çıkarılarak yerine "16 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun"un 106. maddesinde belirlenen sınırların altında kalması nedeniyle CMK"nun 324/4. maddesi uyarınca kamu üzerinde bırakılmasına" ibaresinin yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye kısmen uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.