1. Hukuk Dairesi 2015/15989 E. , 2016/2558 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL, ESKİ HALE GETİRME
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 19.03.2013 gün ve 2009/218 esas 2013/197 karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 12.05.2015 gün ve 574-7119 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Asıl dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve eski hâle getirme, birleşen dava ise; ecrimisil ile eski hâle getirme bedelinin tahsili isteklerine ilişkindir.
Asıl davada davacılar, komşu parselde ... konutlarının inşaat işlerini üstlenmiş olan davalı şirketin çıkan hafriyatı kayden maliki oldukları 552 ada 4 ve 553 ada 3 parsel sayılı taşınmazlara döktüğünü ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve hafriyatın kaldırılmasını istemişler, birleşen davada ise; davalı ... ile ... arasında düzenlenen 16.6.2006 tarihli arsa bedeli karşılığı konut devrine ilişkin protokol gereği yapımına başlanan inşaat çalışmasında çıkan hafriyatın 12.12.2006 tarihinden itibaren maliki oldukları 3 ve 4 nolu parsele döküldüğünü, ... ve davalı şirktelerin Borçlar Kanunu"nun 41. maddesi uyarınca, davalı belediyenin ise Türk Medeni Kanunu"nun 730. ve 738. maddeleri gereği objektif kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek, 25.000,00 TL ecrimisil ve 50.000,00 TL hafriyat kaldırma bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, husumet ve esas yönünden davaların reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, asıl davada müdahale olgusunun sabit olduğu gerekçesi ile davalı şirket hakkındaki elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, diğer davalılar hakkındaki iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine; birleşen davada ise davalı ... hakkında hafriyat kaldırma bedelinin tamamen ve ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne, diğer davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Dairece karar asıl dava yönünden onanmış birleşen dava yönünden ise bozulmuş, davalı ..., ... kararın düzeltilmesini istemiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, mahkemece; karar düzelme isteğinde bulundan davalı yönünden asıl davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen karar düzeltme itirazları yerinde değildir. Reddine,
Ne var ki; davalının, birleşen davaya yönelik temyiz itirazları kabul edildiği halde bozma ilamında temyiz itirazının kabul edildiğine dair bir açıklık bulunmadığı, bu durumun maddi hatadan kaynaklandığı aynı gerekçe ile davalı aleyhine duruşma vekalet ücretine hükmedilmiş olmasının da doğru olmadığı açıktır.
Hâl böyle olunca; davalı ..., ... vekilinin açıklanan nedenlerden ötürü birleşen davaya yönelik karar düzeltme isteğinin HUMK’nun 440. maddesi gereğince kabulüne, Dairenin 12.05.2015 tarihli, 2015/574 Esas, 2015/7119 Karar sayılı bozma kararındaki "..duruşmaya gelen temyiz eden davalı ...nden alınmasına..."kısmının çıkartılmasına, bozma ilamının 9. parağrafındaki "..Birleşen davanın davacıları ile davalılar ... ve ... Belediyesinin temyiz itiralarına gelince.." kısmına "...davalı ..."nin temyiz itirazlarına gelince...""nin de eklenmesine, yine bozma ilamının son pragrafındaki "Birleştirilen davanın davacıları ile davalılardan ... Belediyesi ve ... vekillerinin temyiz itirazlarının yerindedir..." kısmına "...davalı ..."nin temyiz itirazlarının yerindedir..." ibaresinin ilavesi ile mahkemenin 19.03.2013 tarihli, 2009/218 Esas, 2013/197 karar sayılı kararının açıklanan bu nedenlerin ilavesi suretiyle, (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.